Yüce Allah aşağıdaki 4:1 ve 7:189 ayetlerinde şu şekilde buyurmuştur. 

Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet

Arapça okunuş

Meal

494|4|1|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ ٱتَّقُوا۟ رَبَّكُمُ ٱلَّذِى خَلَقَكُم مِّن نَّفْسٍ وَٰحِدَةٍ وَخَلَقَ مِنْهَا زَوْجَهَا وَبَثَّ مِنْهُمَا رِجَالًا كَثِيرًا وَنِسَآءً وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ ٱلَّذِى تَسَآءَلُونَ بِهِۦ وَٱلْأَرْحَامَ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ عَلَيْكُمْ رَقِيبًا

Yâ eyyuhân nâsuttekû rabbekumullezî halakakum min nefsin vâhidetin ve halaka min zevce ve besse minhumâ ricâlen kesîran ve nisââ, vettekûllâhellezî tesâelûne bihî vel erhâm. İnnallâhe kâne aleykum rakîbâ.

Ey insanlar! Takvalı olun Rabbinize, o ki yarattı sizleri tek bir nefisten ve yarattı ondan (o dişiden) eşini (o dişinin erkek olan eşini) ve yaydı ikisinden birçok erkekler ve kadınlar; ve takvalı olun Allah'a -o ki istekte bulunursunuz kendisiyle- ve rahimlere de; şüphesiz Allah olmuştur üzerinize gözetleyici.

1143|7|189|هُوَ ٱلَّذِى خَلَقَكُم مِّن نَّفْسٍ وَٰحِدَةٍ وَجَعَلَ مِنْهَا زَوْجَهَا لِيَسْكُنَ إِلَيْهَا فَلَمَّا تَغَشَّىٰهَا حَمَلَتْ حَمْلًا خَفِيفًا فَمَرَّتْ بِهِۦ فَلَمَّآ أَثْقَلَت دَّعَوَا ٱللَّهَ رَبَّهُمَا لَئِنْ ءَاتَيْتَنَا صَٰلِحًا لَّنَكُونَنَّ مِنَ ٱلشَّٰكِرِينَ

Huvellezî halakakum min nefsin vâhıdetin ve ceale min zevce li yeskune ileyhâ, fe lemmâ tegaşşâhâ hamelet hamlen hafîfen fe merret bihî, fe lemmâ eskalet deavâllâhe rabbehumâ le in âteytenâ sâlihan le nekûnenne mineş şâkirîn.

O ki yarattı sizi tek bir nefisten ve yaptı ondan (o dişiden) eşini (o dişinin erkek olan eşini); durgunluk vermesi için (erkeğin) ona (dişiye); ne zaman ki (erkek) sarıp örttü (dişiyi) yüklendi (dişi) hafif bir yük; öyleki gezdi (dişi) onunla; ne zaman ki ağırlaştı (dişi) dua etti her ikisi Allah'a; Rablerine; “Eğer verirsen bize bir erdemli mutlaka oluruz şükredenlerden.”

4062|39|6|خَلَقَكُم مِّن نَّفْسٍ وَٰحِدَةٍ ثُمَّ جَعَلَ مِنْهَا زَوْجَهَا وَأَنزَلَ لَكُم مِّنَ ٱلْأَنْعَٰمِ ثَمَٰنِيَةَ أَزْوَٰجٍ يَخْلُقُكُمْ فِى بُطُونِ أُمَّهَٰتِكُمْ خَلْقًا مِّنۢ بَعْدِ خَلْقٍ فِى ظُلُمَٰتٍ ثَلَٰثٍ ذَٰلِكُمُ ٱللَّهُ رَبُّكُمْ لَهُ ٱلْمُلْكُ لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ فَأَنَّىٰ تُصْرَفُونَ

Halakakum min nefsin vâhıdetin summe ceale min zevce ve enzele lekum minel en’âmi semâniyete ezvâc(ezvâcin), yahlukukum fî butûni ummehâtikum halkan min ba’di halkın fî zulumâtin selâs(selâsin), zâlikumullâhu rabbukum lehul mulk(mulku), lâ ilâhe illâ huve, fe ennâ tusrafûn(tusrafûne).

Yarattı sizleri bir tek nefisten; sonra yaptı ondan (o dişiden) eşini onun (o dişinin erkek olan eşini); ve indirdi sizlere çiftlik hayvanlarından sekiz çift; ve yaratır sizleri annelerinizin karınlarında; bir yaratılış sonrası bir yaratılış; üç karanlıkta; işte budur Allah; Rabbiniz; O'nundur mülk; yoktur ilah dışında O'nun; öyleyse nasıl döndürülüyorsunuz?

 

Bu üç ayette gerçekten büyük bir bilimsel bilgi işaret edilmiştir.

Hemen söyleyelim; bu iki ayetten erkeğin dişiden daha sonradan yaratıldığını kesin olarak anlıyoruz.

4:1’den anlıyoruz ki;

Not: Arapçada eşyalar ve kelimeler dişil (müennes) veya eril (müzekker) olur. İngilizcedeki ‘she’ ve ‘he’ gibi. Zamirler de işaret ettiği şeye göre dişil ve eril olur (‘her’, ‘his’ gibi).

Başta tek bir canlı (nefis) vardı. Bu nefis dişidir. Eril yani erkek özelliği yoktu. Bu canlının dişi olduğunu nasıl anlıyoruz? ‘halaka min zevce’ ‘وَخَلَقَ مِنْهَا زَوْجَهَا’ ‘yarattı ondan (o dişiden) eşini (o dişinin eşini)’ geçişinden anlıyoruz. ‘minhâ’ ‘ondan’ kelimesindeki ‘’ zamiri dişil bir varlığı işaret eder. Yani kelime ‘o dişiden’ anlamındadır. ‘zevce’ ‘eşini’ kelimesindeki ‘’ zamiri de dişil bir varlığı işaret eder. Bu durumda kelime anlamı ‘o dişinin eşini’ olur. Arapça zevce kadın-erkek çifti işaret ettiği için dişi olan bir şeyin eşi erkek olmalıdır.

Anlam tam olarak şu olur; ‘o dişi olan varlıktan erkek olan eşini yarattık

Aynı kalıp 7:189 ve 39:6 ayetlerinde aynen geçer. Muhteşem bir istikrar. Kesin olarak anlarız ki erkek cinsiyeti kadın cinsiyetinden daha sonradan yaratılmıştır.

Bilimsel veriler ne diyor?

Kısaca anlatalım;

Erkek cinsinin özellikleri kromozomlardan gelmektedir. Yani genlerden gelmektedir. İnsanlarda 23 çift olmak üzere toplam 46 kromozom vardır. Bu kromozomların 23. çiftinin bir özelliği vardır. Bu kromozom çiftine cinsiyet kromozomları ‘sex chromosomes’ denir ve cinsiyetimizi belirleyen genleri içerirler.

Aşağıdaki resimde görüldüğü üzere 2 adet cinsiyet kromozomu vardır. Bir tanesi ‘X’ kromozomu, diğeri ise ‘Y’ kromozomudur.

Not: X ve Y kromozomları haricindeki diğer 22 çift kromozomun birbirleri ile tıpatıp -kardeş-eşit olduklarına lütfen dikkat ediniz.

adem havvadan yaratilmistir

 

Y’ kromozomu ‘cinsiyet belirleyici bölge Y (SRY)’ ‘sex-determining region Y (SRY)’ geni içerir. Bu gen sadece ve sadece Y kromozomunda mevcuttur. Başka hiçbir kromozomda yer almaz.

y kromozomu ve Kuran onun esini yarattik adem havvadan mi yaratildi

Tahmin edeceğiniz gibi bir insan cenininde Y kromozomu mevcut ise SRY geni var demektir ve bu genin sentezlediği madde cenini erkek yapmak için bir dizi işlemleri yönetir. İlk etapta testislerin oluşması sağlanır. Testislerin sentezlediği ‘AMH-anti mülleriyen hormon’ ile cenin erkek cinsiyet organlarına sahip olur. Eğer AMH sentezlenmez ise cenin otomatik olarak dişi olur. AMH mülleriyen kanalı bloklar ve Wolfiyan kanalın oluşmasına neden olur. AMH yok ise Wolfiyan kanal gelişmez, onun yerine Mülleriyen kanal gelişir. Mülleriyen kanal kadın cinsiyet organlarını oluşturur. Wolfiyan kanal ise erkek üreme organlarını oluşturur.

Aşağıdaki resimde Y kromozomunun erkek cinsiyetinin oluşmasını nasıl sağladığı görülüyor.

havva adem in kaburgasindan mi yaratildi kuran ne diyor

Kısaca;

Y kromomozu erkeğin oluşması için zorunludur. Y kromozomu yok ise cenin otomatik olarak kız olur. Erkeğin oluşabilmesi için Y kromozomu olmaz ise olmazdır.

Erkeği erkek yapan Y kromozom olduğuna göre, Âdem peygamberin bilincini taşıyan avatar bedenini de erkek yapan Y kromozomu olduğuna göre Y kromozomunun ne zaman oluştuğunu ve nasıl oluştuğunu anlayabilirsek önümüzü daha rahat görebiliriz.

Memeliler üzerine odaklanırsak; cinsiyet kromozomlarının evrimleşmesi yaklaşık 200 milyon yıl önce oldu. 200 milyon yıl önce öncü X (proto X) ve öncü Y (proto Y) kromozomları birbirlerinin tıpatıp aynısı olan otozom kromozomlardı. Bu iki kromozomun ikisinde de SOX3 geni mevcuttu. Ancak bir an oldu ki öncü Y üzerindeki SOX3 geninde bir mutasyon gerçekleşti. Bu mutasyon SOX3 geninin SRY genini dönüşmesine neden oldu. Öncü X üzerindeki SOX3 ise sağlam kaldı. Daha sonra öncü Y kromozomunda inversiyon denilen tersine dönme mutasyonları gerçekleşti. Bu durum proto Y’nin eşi olan proto X’e uçlarındaki küçük bağlantılar haricinde büyük oranda bağlanamamasına neden oldu. Normalde diğer otozom kromozomlar eşleri ile tam olarak bağlantı kurabilir. Öncü X ile bağlantı kuramayan öncü Y kromozomu delesyon (çıkarma-silme) mutasyonlarından çok daha fazla etkilendi. Bu nedenle boyutu küçüldü, genlerinini çoğunu kaybetti. Günümüzde Y kromozomu X kromozomunun yaklaşık 1/3’ü kadardır. X kromozumu dişiler üzerinden diğer X kromozomu ile tekrar bağlantı sağladığı için kendisini koruyabilmiş ve büyüklüğü değişmemiştir.

Aşağıdaki animasyonda Y kromozomunun nasıl evrimleştiği, birbirlerinin eşi olan 2 kromozomun bir tanesinin nasıl Y kromozomuna dönüştüğü muhteşem bir şekilde anlatılıyor. Lütfen izleyiniz. 1:09'da: SOX3 geninin mutasyon geçirerek SRY geni olması gösteriliyor. 1:26'da: inversiyona (ters dönme) uğrayan Y'nin X ile bağlantısı büyük oranda bozuluyor. 

Makaleyi okumak için lütfen tıklayınız.   

Y kromozomunda erkeklik için gerekli mutasyonlar oluşuyor;

Erkek oluşumu için gerekli olan genlerin tamamı Y kromozomunda çeşitli mutasyonlar ile oluşmuştur. Sperm yapımı (spermatogenez) için gerekli olan DAZ geni (4 kopya halinde bulunur) Y kromozomuna başka bir otozom kromozomundan gelmiştir.

Açıkça görüldüğü gibi Y kromozomu 200 milyon yıl önce X kromozomunun tıpatıp eşiydi. Aslında X veya Y diye ayırmak bile mümkün değildi. Çünkü diğer otozom kromozomlar gibi birbirlerinin aynısıydılar. Bu genleri taşıyan canlılar erkeklik özelliklerinin hiçbiri olmadığı için dişiydiler. Ancak yukarıda kısaca anlatıldığı üzere mutasyonlar ile bu eş kromozomlardan bir tanesi evrim süreci ile Y kromozomuna dönüşmüş oldu. Erkeklik için gerekli olan tüm genleri sentezler hale geldi. Bu da bize açıkça göstermektedir ki; tıpkı ayette Yüce Allah’ın bizlere bildirdiği gibi erkek dişiden daha sonradan yaratılmıştır. Bu durum esasen sadece insanlarda değil Y kromozomuna sahip olan tüm canlılarda bu şekildedir.

Özetle;

Dünya üzerinde yaşam dişi canlılarla başlamıştır. Yaklaşık 200 milyon yıl önce (memeliler için) Yüce Allah dişilerden erkekleri yaratmaya başlamış ve sonunda dişi ve erkek şeklinde yeryüzüne çok sayıda yaymıştır.

7:189 ayetinde erkeğin dişiyi hamile bırakması ve dişinin hamileliği tamamlayıp doğurması işaret ediliyor;

Yukarıda anlatılan Y kromozomu gerekli olan mutasyonları gerçekleştirmemiş olsaydı yeryüzünde erkek diye bir şey olmayacaktı. Yüce Allah’ın Y kromozomuna evrim süreci ile gerekli mutasyonları milyonlarca yılda gerçekleştirtmesi ile ortaya dişi ile cinsel ilişki kurup spermlerini eşi olan kadın vajinasına dökebilen bir erkek cinsi çıktı. Dökülen meni kadın rahminde bir nutfeye dönüştü. Nutfe içindeki tek bir sperm kadının yumurtalığından çıkan yumurtayı dölledi. Döllenen embriyo bir alak olarak kadın rahmine yapıştı. Daha sonra bir mudğa oldu. Kemiklere et giydirildi. Biçimlendirildi. Son adet tarihine göre (SAT) 14+2 haftalık iken ruhu bu bedene verildi.

Âdem peygamberin yeryüzüne gelişi;

Mutlaktır ki Âdem peygamber Homo Sapiens ırkının bir ferdiydi. Tüm insanlar gibi bilincinin daha önceki bir alemde yaratılmış olduğunu söylemek Kuran’a ters değildir. Ancak o bilinci taşıyan avatar bedenin yaratılışı evrim süreci ile gerçekleşmiştir. Yukarıda anlatılan evrim süreçlerini yaşayan insan ırkı sonunda Homo Sapiens oldu. Âdem peygamberin insan bedenini rahme sahip bir kadın (annesi) doğurdu. Bunu Kuran’dan anlayabiliyoruz. Havva da Âdem’in toplumunda yaşayan başka bir dişi Homo Sapiensti. Âdem’in kendisine vahiy verilen ilk elçi Homo Sapiens olduğunu anlıyoruz. Şu an yeryüzünde yaşayan tüm insanların bu iki çiftten ve onların çocuklarından türediğini anlıyoruz. Âdem ve Havva’nın zamanında yaşayan az sayıda olan diğer Homo Sapiens üyelerinin soylarının devam etmediğini anlıyoruz. 

Dünya'daki insan bedenlere girmeden önce bilinçlerin başka bir alemde yaşamış oldukları olaylar ile ilgili inşallah bir makale yazma planım olacak.   

Bu ayetler 1400 yıldır neden doğru olarak anlaşılamadı?

Şu soru ister istemez karşımız çıkar; 1400 yıldır önümüzde olan bu ayetler neden iyi anlaşılamamış, içerdiği büyük bilimsel deliller neden görülememiştir?

Çünkü bu ayete kâfirlik eden (örten-gizleyen) hadisler ve İsrailat kaynakları vardır. İsrailat bilgilerine göre ilk yaratılan insanın erkek olan Âdem peygamber olduğu, onun eğri kaburgasından dişi eşi olan Havva’nın yaratıldığına işaret vardır. İsrailattan aşırılmış (intihal) birçok uydurulmuş bilgiler içeren hadis kitaplarında şu geçer;

“Kadın bir kaburga kemiği gibidir. Kadın bir kaburga kemiğinden, bir eğri kaburga kemiğinden yaratıldı, onu doğrultmaya kalkarsan kırarsın, kırılması da boşanmasıdır."

İşte bu ayetlerin anlaşılmasına engel olan şey bu yanlış bilgilerdir. Ayeti Arapça gramere göre okuyup anlayan elbette birçok insan olmuştur. Hadisler ve İsrailattan gelen bilgilerin etkisinde olan ve bilimsel yönden eksik olan bu insanlar bu ayetlere tam anlamını veremediler. Veremediler diyorum çünkü gerçek anlamlarını verseler atalardan öğrenilen uydurulmuş dini öğretilerinin tam tersi bir sonuç çıkacaktı. Bu nedenle cesaret edemediklerini düşünüyorum.

Ancak;

Yüce Allah 27:93 ayetinde şu şekilde buyurmaktaydı;

Yüce Allah aşağıdaki 27:93 ayetinde şu şekilde buyurmuştur. 

Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet

Arapça okunuş

Meal

3250|27|93|وَقُلِ ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ سَيُرِيكُمْ ءَايَٰتِهِۦ فَتَعْرِفُونَهَا وَمَا رَبُّكَ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ

Ve kulil hamdu lillahi seyurikum ayatihi fe ta'rifuneha, ve ma rabbuke bi gafilin amma ta'melun.

Ve de ki: ‘Hamd (hakkıyla değerlendirme) Allah'adır. O size gösterecek ayetlerini ve siz de onları tanıyacaksınız’; ve senin Rabbin gafil değildir yaptığınız şeylerden.

Yüce Allah’ın buyurduğu gibi. Günümüzde artık bize ayetlerini gösteriyor. Biz de onları tanıyoruz.

En doğrusunu Allah bilir.