Allah'ın besmelede geçen 3 isminin (الله) Allah (2698), (رحمن) Rahman (57) ve (رحيم) Rahim (114) Kuran’daki geçiş sayısı 19'un tam katıdır. (رحيم) Rahim kelimesi tam olarak 114 kez geçer. Bu geçişlerin tamamında sadece ve sadece Allah için kullanılmıştır. Allah kendisinden başka bir şey için bu kelimeyi kullanmamıştır.

19 sistemini ifşa ettiği ve Tevbe suresine sonradan eklenen (Eklenme amacını örtmek için hadis uydurulan) bu sözü aşağıda görelim

9|128|لَقَدْ جَآءَكُمْ رَسُولٌ مِّنْ أَنفُسِكُمْ عَزِيزٌ عَلَيْهِ مَا عَنِتُّمْ حَرِيصٌ عَلَيْكُم بِٱلْمُؤْمِنِينَ رَءُوفٌ رَّحِيمٌ

Lekad caekum resulun min enfusikum aziz, aleyhi ma anittum harisun aleykum bil mu'minine raufun rahim.

Andolsun ki; size kendinizden bir peygamber gelmiştir. Sıkıntıya uğramanız kendisine ağır gelir. Sizin üzerinize düşkündür, mü'minlere rauf ve rahim' dir.

9|129|فَإِن تَوَلَّوْا۟ فَقُلْ حَسْبِىَ ٱللَّهُ لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ ٱلْعَرْشِ ٱلْعَظِيمِ

Fe in tevellev fe kul hasbiyallah, la ilahe illa huv, aleyhi tevekkeltu ve huve rabbul arşil azim.

Eğer yüz çevirirlerse; de ki: Allah, bana yeter. O'ndan başka hiç bir ilah yoktur. Ben O'na tevekkül ettim ve O, büyük Arş'ın Rabbıdır.

 

Görüldüğü gibi bu sözlerde (رحيم) Rahim kelimesi Allah için kullanıldığı gibi harfi harfine, tıpa tıp olacak şekilde rasul (Muhammed peygamber) için kullanılmıştır. Kuran’da 114 yerde Allah için kullanılan bu sıfat bu sözde rasul için kullanılıyor. (رحيم) Rahim kelimesi sadece Allah’a aittir. Allah bu kelimeyi kendisinden başka hiç bir şey için kullanmamıştır. Yine aynı söz içinde Allah’ın bir diğer ismi olan Rauf Sıfatı (رَءُوفٌۢ) da rasul için kullanılmıştır. Kuran’da toplam 10 yerde geçen Rauf Sıfatı (رَءُوفٌۢ) sadece ve sadece Allah için kullanılmıştır. 19 sistemi ile ilgili birçok parametre bu sözün Kuran’a sonradan eklenmiş olduğunu bize göstermektedir. Ama Allah’ın sadece kendisi için kullandığı (رحيم) Rahim ve Rauf Sıfatının (رَءُوفٌۢ) bu sözde rasul için kullanılmış olması da Yüce Allah’ın bize gösterdiği bir işarettir.

Tevbe suresinin sonuna eklenen 2 sözün Kuran'dan olmadığının delilleri için lütfen tıklayınız.

 

Arapçası

Okunuşu

Türkçesi

Geçiş Sayısı

Analiz Raporu

الرحيم

Er Rahim

Rahim

34

Göster

رحيم

Rahim

Rahim

60

Göster

رحيما *

Rahim

Rahim

20

Göster

 

   

Toplam=114 (19x)

 Tümünü Göster

 *Sondaki (ا) harfi ek olmayıp Arapça gramer kuralıdır.

 

Aşağıda (رحيم) Rahim kelimesinin geçiş yerleri ve kimin için kullanıldığı net olarak görülmektedir. Tamamında Allah için kullanılmıştır.

 

(رحيم) Rahim kelimesinin (رحيم) Rahim formu Kuran’da 60 kez geçer. Tamamı Allah için kullanılmıştır.

Geçiş

Sayısı

Kuran Ayet No-Sure No-Ayet No

Kim için kullanılmış

1

150|2|143|وَكَذَٰلِكَ جَعَلْنَٰكُمْ أُمَّةً وَسَطًا لِّتَكُونُوا۟ شُهَدَآءَ عَلَى ٱلنَّاسِ وَيَكُونَ ٱلرَّسُولُ عَلَيْكُمْ شَهِيدًا وَمَا جَعَلْنَا ٱلْقِبْلَةَ ٱلَّتِى كُنتَ عَلَيْهَآ إِلَّا لِنَعْلَمَ مَن يَتَّبِعُ ٱلرَّسُولَ مِمَّن يَنقَلِبُ عَلَىٰ عَقِبَيْهِ وَإِن كَانَتْ لَكَبِيرَةً إِلَّا عَلَى ٱلَّذِينَ هَدَى ٱللَّهُ وَمَا كَانَ ٱللَّهُ لِيُضِيعَ إِيمَٰنَكُمْ إِنَّ ٱللَّهَ بِٱلنَّاسِ لَرَءُوفٌ رَّحِيمٌ

Ve kezalike cealnakum ummeten vasatan li tekunu şuhedae alen nasi ve yekuner resulu aleykum şehida, ve ma cealnal kıbletelleti kunte aleyha illa li na'leme men yettebiur resule mimmen yenkalibu ala akibeyh, ve in kanet le kebireten illa alellezine hedallah ve ma kanallahu li yudia imanekum innallahe bin nasi le raufun rahim.

Ve böylece, sizi vasat* bir toplum yaptık ki insanlara karşı gerçeğin tanıkları olasınız; elçi de sizin üzerinizde tanık olsun. Senin arzulayıp da yönelemediğin* Kabe'yi, Rasul'e uyanları ökçeleri üzerinde geri dönenlerden ayırt etmek için kıble yaptık. Doğrusu, bu, Allah'ın hidayet ettiği* kimselerden başkasına ağır gelir. Allah, imanınızı boşa çıkaracak değildir. Kuşkusuz Allah, insanlara karşı Çok Şefkatli ve Çok Bağışlayıcı'dır.

Allah için

2

180|2|173|إِنَّمَا حَرَّمَ عَلَيْكُمُ ٱلْمَيْتَةَ وَٱلدَّمَ وَلَحْمَ ٱلْخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ بِهِۦ لِغَيْرِ ٱللَّهِ فَمَنِ ٱضْطُرَّ غَيْرَ بَاغٍ وَلَا عَادٍ فَلَآ إِثْمَ عَلَيْهِ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İnnema harrame aleykumul meytete ved deme ve lahmel hınziri ve ma uhille bihi li gayrillah, fe menidturra gayra bagin ve la adin fe la isme aleyh, innallahe gafurun rahim.

O; size, sadece ölü hayvan etini, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilenleri haram kıldı. Mecbur kalan bir kimsenin, haddi aşmamak ve istismar etmemek koşuluyla, bunları yemesinde bir günah yoktur. Kuşkusuz, Allah'ın Rahmeti Bol ve Kesintisiz'dir.

Allah için

3

189|2|182|فَمَنْ خَافَ مِن مُّوصٍ جَنَفًا أَوْ إِثْمًا فَأَصْلَحَ بَيْنَهُمْ فَلَآ إِثْمَ عَلَيْهِ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Fe men hafe min musın cenefen ev ismen fe aslaha beynehum fe la isme aleyh, innallahe gafurun rahim.

Kim, vasiyet edenin yanılacağından veya günaha gireceğinden endişe ederse, taraflar arasında uzlaşma sağlamasında, ona bir günah yoktur. Kuşkusuz Allah Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

4

199|2|192|فَإِنِ ٱنتَهَوْا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Fe inintehev fe innallahe gafurun rahim.

Eğer vazgeçerlerse, kuşkusuz, Allah, Bağışlayıcı, Rahmeti Kesintisiz Olan'dır.

Allah için

5

206|2|199|ثُمَّ أَفِيضُوا۟ مِنْ حَيْثُ أَفَاضَ ٱلنَّاسُ وَٱسْتَغْفِرُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Summe efidu min haysu efadan nasu vestagfirullah, innallahe gafurun rahim.

Sonra, insanların dağıldığı yerden siz de dağılın. Allah'tan bağışlanma dileyin. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

6

225|2|218|إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَٱلَّذِينَ هَاجَرُوا۟ وَجَٰهَدُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ أُو۟لَٰٓئِكَ يَرْجُونَ رَحْمَتَ ٱللَّهِ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İnnellezine amenu vellezine haceru ve cahedu fi sebilillahi, ulaike yercune rahmetallah, vallahu gafurun rahim.

İman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda cihad* edenler; ancak bunlar, Allah'ın rahmetini umabilirler. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

7

233|2|226|لِّلَّذِينَ يُؤْلُونَ مِن نِّسَآئِهِمْ تَرَبُّصُ أَرْبَعَةِ أَشْهُرٍ فَإِن فَآءُو فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Lillezine yu'lune min nisaihim terabbusu erbaati eşhur, fe in fau fe innallahe gafurun rahim.

Kadınlarına yaklaşmamaya yemin eden kimseler için, dört ay bekleme süresi vardır. Eğer bu yeminlerinden dönerlerse; doğrusu Allah, Çok Bağışlayan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

8

324|3|31|قُلْ إِن كُنتُمْ تُحِبُّونَ ٱللَّهَ فَٱتَّبِعُونِى يُحْبِبْكُمُ ٱللَّهُ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Kul in kuntum tuhibbunallahe fettebiuni yuhbibkumullahu ve yagfir lekum zunubekum, vallahu gafurun rahim.

De ki: "Eğer Allah'ı seviyorsanız, bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve suçlarınızı bağışlasın. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

9

382|3|89|إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُوا۟ مِنۢ بَعْدِ ذَٰلِكَ وَأَصْلَحُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İllellezine tabu min ba'di zalike ve aslehu fe innallahe gafurun rahim.

Ancak, bundan sonra tövbe edip* kendilerini düzeltenler hariç. Kuşkusuz, Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

10

422|3|129|وَلِلَّهِ مَا فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِى ٱلْأَرْضِ يَغْفِرُ لِمَن يَشَآءُ وَيُعَذِّبُ مَن يَشَآءُ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve lillahi ma fis semavati ve ma fil ard, yagfiru li men yeşau ve yuazzibu men yeşa', vallahu gafurun rahim.

Göklerde ve yerde olan her şey Allah'ındır. O dilediğini* bağışlar, dilediğine* azap eder. Allah Çok Affedici ve Çok Bağışlayıcı'dır.

Allah için

11

518|4|25|وَمَن لَّمْ يَسْتَطِعْ مِنكُمْ طَوْلًا أَن يَنكِحَ ٱلْمُحْصَنَٰتِ ٱلْمُؤْمِنَٰتِ فَمِن مَّا مَلَكَتْ أَيْمَٰنُكُم مِّن فَتَيَٰتِكُمُ ٱلْمُؤْمِنَٰتِ وَٱللَّهُ أَعْلَمُ بِإِيمَٰنِكُم بَعْضُكُم مِّنۢ بَعْضٍ فَٱنكِحُوهُنَّ بِإِذْنِ أَهْلِهِنَّ وَءَاتُوهُنَّ أُجُورَهُنَّ بِٱلْمَعْرُوفِ مُحْصَنَٰتٍ غَيْرَ مُسَٰفِحَٰتٍ وَلَا مُتَّخِذَٰتِ أَخْدَانٍ فَإِذَآ أُحْصِنَّ فَإِنْ أَتَيْنَ بِفَٰحِشَةٍ فَعَلَيْهِنَّ نِصْفُ مَا عَلَى ٱلْمُحْصَنَٰتِ مِنَ ٱلْعَذَابِ ذَٰلِكَ لِمَنْ خَشِىَ ٱلْعَنَتَ مِنكُمْ وَأَن تَصْبِرُوا۟ خَيْرٌ لَّكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve men lem yestetı' minkum tavlen en yenkıhal muhsanatil mu'minati fe min ma meleket eymanukum min feteyatikumul mu'minat. Vallahu a'lemu bi imanikum. Ba'dukum min ba'd, fenkihuhunne bi izni ehlihinne ve atuhunne ucurehunne bil ma'rufi muhsanatin gayra musafihatin ve la muttehızati ahdan, fe iza uhsinne fe in eteyne bi fahışetin fe aleyhinne nısfu ma alal muhsanati minel azab. Zalike li men haşiyel anete minkum. Ve en tasbiru hayrun lekum. Vallahu gafurun rahim.

Sizden kim muhsenat* mü'min kadınlarla evlenecek güce sahip değilse, sağ ellerinizin sahip olduğu mümin kadınlarla evlensin. Allah, imanınızı en iyi bilendir.* Sizler, birbirinizdensiniz. O halde iffetli, edepli, hayasızlık etmeyen ve gizli dost edinmemiş olanlarla; sorumlularının izni ve ücretlerini meşru bir şekilde vererek nikahlanın. Evlendikten sonra bir fuhuş yaparlarsa, onlara hür kadınlara verilen cezanın yarısı verilir. Bu içinizden günaha girme korkusu taşıyanlar içindir. Ancak sabretmeniz sizin için daha hayırlıdır. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

12

672|5|3|حُرِّمَتْ عَلَيْكُمُ ٱلْمَيْتَةُ وَٱلدَّمُ وَلَحْمُ ٱلْخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ لِغَيْرِ ٱللَّهِ بِهِۦ وَٱلْمُنْخَنِقَةُ وَٱلْمَوْقُوذَةُ وَٱلْمُتَرَدِّيَةُ وَٱلنَّطِيحَةُ وَمَآ أَكَلَ ٱلسَّبُعُ إِلَّا مَا ذَكَّيْتُمْ وَمَا ذُبِحَ عَلَى ٱلنُّصُبِ وَأَن تَسْتَقْسِمُوا۟ بِٱلْأَزْلَٰمِ ذَٰلِكُمْ فِسْقٌ ٱلْيَوْمَ يَئِسَ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ مِن دِينِكُمْ فَلَا تَخْشَوْهُمْ وَٱخْشَوْنِ ٱلْيَوْمَ أَكْمَلْتُ لَكُمْ دِينَكُمْ وَأَتْمَمْتُ عَلَيْكُمْ نِعْمَتِى وَرَضِيتُ لَكُمُ ٱلْإِسْلَٰمَ دِينًا فَمَنِ ٱضْطُرَّ فِى مَخْمَصَةٍ غَيْرَ مُتَجَانِفٍ لِّإِثْمٍ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Hurrimet aleykumul meytetu veddemu ve lahmul hınziri ve ma uhılle li gayrillahi bihi vel munhanikatu vel mevkuzetu vel mutereddiyetu ven natihatu ve ma ekeles sebuu illa ma zekkeytum ve ma zubiha alen nusubi ve en testaksimu bil ezlam, zalikum fisk, elyevme yeisellezine keferu min dinikum fe la tahşevhum vahşevn el yevme ekmeltu lekum dinekum ve etmemtu aleykum ni'meti ve raditu lekumul islame dina fe menidturra fi mahmasatin gayra mutecanifin li ismin fe innallahe gafurun rahim.

Ölü, kan, domuz eti, Allah'tan başkasının adı anılarak* kesilen ve boğularak ölmüş, vurularak ölmüş, düşerek ölmüş, boynuzlanarak ölmüş; yırtıcı hayvan tarafından yenmiş -canı çıkmadan kesilmiş olanlar hariç- ve putlar adına kesilenler haram kılındı. Fal okları* ile kısmet aramanız size haram kılındı. Bunlar fısktır.* Artık, kafirler, dininize bir şey yapmaktan umutlarını kesmişlerdir. Öyleyse, onlara huşu* duymayın. Bana huşu duyun. Bugün, sizin için dininizi kemale erdirdim/ikmal ettim ve sizin üzerinize nimetimi* tamamladım. Sizin için din olarak İslam'ı seçtim/ beğendim. Kim açlıktan dolayı mecbur kalırsa, aşırıya giderek günaha girmeksizin bunlardan yiyebilir. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

13

703|5|34|إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُوا۟ مِن قَبْلِ أَن تَقْدِرُوا۟ عَلَيْهِمْ فَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İllellezine tabu min kabli en takdiru aleyhim, fa'lemu ennallahe gafurun rahim.

Ancak onlar üzerinde bir karara* varmanızdan önce tövbe edenler hariç. İyi bilin ki Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

14

708|5|39|فَمَن تَابَ مِنۢ بَعْدِ ظُلْمِهِۦ وَأَصْلَحَ فَإِنَّ ٱللَّهَ يَتُوبُ عَلَيْهِ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Fe men tabe min ba'di zulmihi ve aslaha fe innallahe yetubu aleyh innallahe gafurun rahim.

Kim yaptığı haksızlıktan* sonra tövbe eder ve kendisini düzeltirse, kuşkusuz Allah onun tövbesini kabul eder. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.*

Allah için

15

743|5|74|أَفَلَا يَتُوبُونَ إِلَى ٱللَّهِ وَيَسْتَغْفِرُونَهُۥ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

E fe la yetubune ilallahi ve yestagfiruneh vallahu gafurun rahim.

Hala Allah'a tövbe edip mağfiret* dilemiyorlar mı? Oysaki Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

16

767|5|98|ٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلْعِقَابِ وَأَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

I'lemu ennellahe şedidul ikabi ve ennellahe gafurun rahim.

İyi bilin ki; Allah, Cezası Çok Şiddetli Olan'dır ve kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

17

843|6|54|وَإِذَا جَآءَكَ ٱلَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِـَٔايَٰتِنَا فَقُلْ سَلَٰمٌ عَلَيْكُمْ كَتَبَ رَبُّكُمْ عَلَىٰ نَفْسِهِ ٱلرَّحْمَةَ أَنَّهُۥ مَنْ عَمِلَ مِنكُمْ سُوٓءًۢا بِجَهَٰلَةٍ ثُمَّ تَابَ مِنۢ بَعْدِهِۦ وَأَصْلَحَ فَأَنَّهُۥ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve iza caekellezine yu'minune bi ayatina fe kul selamun aleykum ketebe rabbukum ala nefsihir rahmete ennehu men amile minkum suen bi cehaletin summe tabe min ba'dihi ve asleha fe ennehu gafurun rahim.

Âyetlerimize iman etmiş kimseler* sana geldiklerinde, "Size selam olsun." de.* Rabb'iniz rahmet etmeyi Kendi üzerine yazdı. Sizden kim cehaletle* kötü bir şey yapar da ardından tövbe edip kendini düzeltirse, bilsin ki O, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

18

934|6|145|قُل لَّآ أَجِدُ فِى مَآ أُوحِىَ إِلَىَّ مُحَرَّمًا عَلَىٰ طَاعِمٍ يَطْعَمُهُۥٓ إِلَّآ أَن يَكُونَ مَيْتَةً أَوْ دَمًا مَّسْفُوحًا أَوْ لَحْمَ خِنزِيرٍ فَإِنَّهُۥ رِجْسٌ أَوْ فِسْقًا أُهِلَّ لِغَيْرِ ٱللَّهِ بِهِۦ فَمَنِ ٱضْطُرَّ غَيْرَ بَاغٍ وَلَا عَادٍ فَإِنَّ رَبَّكَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Kul la ecidu fi ma uhiye ileyye muharremen ala taimin yat'amuhu illa en yekune meyteten ev demen mesfuhan ev lahme hinzirin fe innehu ricsun ev fıskan uhille li gayrillahi bih, fe menidturra gayre bagın ve la adin fe inne rabbeke gafurun rahim.

De ki: "Bana vahyolunanda; leş, akıtılmış kan, pislik olan domuz eti veya bir sapkınlık olarak Allah'tan başkası adına kesilmiş olanlar hariç, yiyecek kimse için haram kılınmış bir şey bulamıyorum. Kim mecbur kalırsa haddi aşmadan, zaruri ihtiyacı kadar bunlardan yiyebilir. Kuşkusuz Rabb'in Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

 

Allah için

19

954|6|165|وَهُوَ ٱلَّذِى جَعَلَكُمْ خَلَٰٓئِفَ ٱلْأَرْضِ وَرَفَعَ بَعْضَكُمْ فَوْقَ بَعْضٍ دَرَجَٰتٍ لِّيَبْلُوَكُمْ فِى مَآ ءَاتَىٰكُمْ إِنَّ رَبَّكَ سَرِيعُ ٱلْعِقَابِ وَإِنَّهُۥ لَغَفُورٌ رَّحِيمٌۢ

Ve huvellezi cealekum halaifelardı ve refea ba'dakum fevka ba'dın derecatin li yebluvekum fi ma atakum, inne rabbeke seriul ikabi ve innehu le gafurun rahim.

Sizi, yeryüzünün halifeleri yapan, size verdiği şeylerle denemek için bazınızı bazınıza derecelerle üstün kılan, O'dur. Kuşkusuz Rabb'in, cezası pek çabuk olandır. Ve gerçekten O, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

20

1107|7|153|وَٱلَّذِينَ عَمِلُوا۟ ٱلسَّيِّـَٔاتِ ثُمَّ تَابُوا۟ مِنۢ بَعْدِهَا وَءَامَنُوٓا۟ إِنَّ رَبَّكَ مِنۢ بَعْدِهَا لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Vellezine amilus seyyiati summe tabu min ba'diha ve amenu inne rabbeke min ba'diha le gafurun rahim.

Kötülük yapıp, arkasından tövbe edip, iman edenler için kuşkusuz Rabb'in bundan sonra Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

21

1121|7|167|وَإِذْ تَأَذَّنَ رَبُّكَ لَيَبْعَثَنَّ عَلَيْهِمْ إِلَىٰ يَوْمِ ٱلْقِيَٰمَةِ مَن يَسُومُهُمْ سُوٓءَ ٱلْعَذَابِ إِنَّ رَبَّكَ لَسَرِيعُ ٱلْعِقَابِ وَإِنَّهُۥ لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve iz teezzene rabbuke le yeb'asenne aleyhim ila yevmil kıyameti men yesumuhum suel azab, inne rabbeke le seriul ıkabi ve innehu le gafurun rahim.

Hani Rabb'in; onları*, Kıyamet Günü'ne kadar kötü azaba uğratacak olanları, mutlaka göndereceğini bildirmişti. Rabb'in çabuk ceza verendir. Kuşkusuz O, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

22

1229|8|69|فَكُلُوا۟ مِمَّا غَنِمْتُمْ حَلَٰلًا طَيِّبًا وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Fe kulu mimma ganimtum halalen tayyiben vettekullah, innallahe gafurun rahim.

Artık elde ettiğiniz ganimetten, helal ve temiz olarak yiyin ve Allah için takvalı* olun. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

23

1230|8|70|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ قُل لِّمَن فِىٓ أَيْدِيكُم مِّنَ ٱلْأَسْرَىٰٓ إِن يَعْلَمِ ٱللَّهُ فِى قُلُوبِكُمْ خَيْرًا يُؤْتِكُمْ خَيْرًا مِّمَّآ أُخِذَ مِنكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ya eyyuhen nebiyyu kul li men fi eydikum minel esra in ya'lemillahu fi kulubikum hayren yu'tikum hayren mimma uhıze minkum ve yagfirlekum, vallahu gafurun rahim.

Ey Nebi! Elinizdeki esirlere de ki: "Eğer Allah kalplerinizde bir hayır olduğunu bilirse*, size, sizden alınandan daha hayırlısını verir ve sizi bağışlar." Allah'ın Rahmeti Bol'dur, Kesintisiz'dir.

Allah için

24

1240|9|5|فَإِذَا ٱنسَلَخَ ٱلْأَشْهُرُ ٱلْحُرُمُ فَٱقْتُلُوا۟ ٱلْمُشْرِكِينَ حَيْثُ وَجَدتُّمُوهُمْ وَخُذُوهُمْ وَٱحْصُرُوهُمْ وَٱقْعُدُوا۟ لَهُمْ كُلَّ مَرْصَدٍ فَإِن تَابُوا۟ وَأَقَامُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتَوُا۟ ٱلزَّكَوٰةَ فَخَلُّوا۟ سَبِيلَهُمْ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Fe izenselehal eşhurul hurumu faktulul muşrikine haysu vecedtumuhum ve huzuhum vahsuruhum vak'udu lehum kulle marsad , fe in tabu ve ekamus salate ve atuz zekate fe hallu sebilehum, innallahe gafurun rahim.

Haram aylar* çıktığı zaman, artık "o müşrikleri" nerede bulursanız öldürün*, onları yakalayıp hapsedin, bütün geçit yerlerinde onları gözetleyin. Eğer tövbe edip*, salatı ikame eder*, zekatı verirlerse* diledikleri yolu seçsinler. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

25

1262|9|27|ثُمَّ يَتُوبُ ٱللَّهُ مِنۢ بَعْدِ ذَٰلِكَ عَلَىٰ مَن يَشَآءُ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Summe yetubullahu min ba'di zalike ala men yeşa'u, vallahu gafurun rahim.

Sonra Allah, bunun ardından dilediğinin* tövbesini kabul eder. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

26

1326|9|91|لَّيْسَ عَلَى ٱلضُّعَفَآءِ وَلَا عَلَى ٱلْمَرْضَىٰ وَلَا عَلَى ٱلَّذِينَ لَا يَجِدُونَ مَا يُنفِقُونَ حَرَجٌ إِذَا نَصَحُوا۟ لِلَّهِ وَرَسُولِهِۦ مَا عَلَى ٱلْمُحْسِنِينَ مِن سَبِيلٍ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Leyse alad duafai ve la alel merda ve la alellezine la yecidune ma yunfikune haracun iza nasahu lillahi ve resulih, ma alel muhsinine min sebil, vallahu gafurun rahim.

Zayıflara, hastalara ve harcayacakları bir şeyi olmayanlara, Allah ve Rasul'üne bağlı kaldıkları sürece bir sorumluluk yoktur. İyilik edenlerin aleyhine de bir yol yoktur. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

27

1334|9|99|وَمِنَ ٱلْأَعْرَابِ مَن يُؤْمِنُ بِٱللَّهِ وَٱلْيَوْمِ ٱلْءَاخِرِ وَيَتَّخِذُ مَا يُنفِقُ قُرُبَٰتٍ عِندَ ٱللَّهِ وَصَلَوَٰتِ ٱلرَّسُولِ أَلَآ إِنَّهَا قُرْبَةٌ لَّهُمْ سَيُدْخِلُهُمُ ٱللَّهُ فِى رَحْمَتِهِۦٓ إِنَّ ٱللَّهَ

Ve minel a'rabi men yu'minu billahi vel yevmil ahıri ve yettehızu ma yunfiku kurubatin indallahi ve salavatir resul, e la inneha kurbetunlehum, se yudhıluhumullahu fi rahmetih, innallahe gafurun rahim.

Bedevi Araplardan kimisi de Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanır. İnfak ettiğini Allah katında yakınlığa ve Rasul'ün salavatına* vesile sayar. Gerçekten o, kendileri için yakınlık vesilesidir. Allah, onları rahmetine alacak. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

 

Allah için

28

1337|9|102|وَءَاخَرُونَ ٱعْتَرَفُوا۟ بِذُنُوبِهِمْ خَلَطُوا۟ عَمَلًا صَٰلِحًا وَءَاخَرَ سَيِّئًا عَسَى ٱللَّهُ أَن يَتُوبَ عَلَيْهِمْ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve aharuna'terefu bi zunubihim haletu amelen salihan ve ahare seyyia, asallahu en yetube aleyhim, innallahe gafurun rahim.

Diğer bir kısmı da suçlarını itiraf ettiler. Onlar, iyi bir ameli kötü bir amelle karıştırmışlardı. Allah, onların tövbesini* kabul edecektir. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

29

1352|9|117|لَّقَد تَّابَ ٱللَّهُ عَلَى ٱلنَّبِىِّ وَٱلْمُهَٰجِرِينَ وَٱلْأَنصَارِ ٱلَّذِينَ ٱتَّبَعُوهُ فِى سَاعَةِ ٱلْعُسْرَةِ مِنۢ بَعْدِ مَا كَادَ يَزِيغُ قُلُوبُ فَرِيقٍ مِّنْهُمْ ثُمَّ تَابَ عَلَيْهِمْ إِنَّهُۥ بِهِمْ

Lekad taballahu alen nebiyyi vel muhacirine vel ensarillezinet tebeuhu fi saatil usreti min ba'di ma kade yezigu kulubu ferikın minhum summe tabe aleyhim, innehu bihim raufun rahim.

Ant olsun ki, Allah, Nebi'nin ve zor şartlarda ona destek olan muhacir ve ensarın tövbelerini* kabul etti. İçlerinden bir kısmının kalpleri kaymak üzereyken yine de onların tövbelerini kabul etti. Çünkü O, onlara karşı Çok Şefkatli'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

30

1512|11|41|وَقَالَ ٱرْكَبُوا۟ فِيهَا بِسْمِ ٱللَّهِ مَجْر۪ىٰهَا وَمُرْسَىٰهَآ إِنَّ رَبِّى لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve kalerkebu fiha bismillahi mecraha ve mursaha, inne rabbi le gafurun rahim.

"Haydi, binin." dedi. Onun gitmesi de durması da Allah'ın adıyladır. Elbette Rabb'im Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

31

1561|11|90|وَٱسْتَغْفِرُوا۟ رَبَّكُمْ ثُمَّ تُوبُوٓا۟ إِلَيْهِ إِنَّ رَبِّى رَحِيمٌ وَدُودٌ

Vestagfiru rabbekum summe tubu ileyh, inne rabbi rahimun vedud.

Rabb'inizden bağışlanma dileyin. Sonra ona tövbe* edin! Rabb'imin, Rahmeti Kesintisiz'dir, Çok Seven'dir.

Allah için

32

1647|12|53|وَمَآ أُبَرِّئُ نَفْسِىٓ إِنَّ ٱلنَّفْسَ لَأَمَّارَةٌۢ بِٱلسُّوٓءِ إِلَّا مَا رَحِمَ رَبِّىٓ إِنَّ رَبِّى غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve ma uberriu nefsi, innen nefse le emmaretun bis suı illa ma rahime rabbi, inne rabbi gafurun rahim.

Ben* kendimi temize çıkarmam. Rabb'imin rahmet ettiği kimse hariç nefis her zaman kötülüğü ister. Rabb'im Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

33

1784|14|36|رَبِّ إِنَّهُنَّ أَضْلَلْنَ كَثِيرًا مِّنَ ٱلنَّاسِ فَمَن تَبِعَنِى فَإِنَّهُۥ مِنِّى وَمَنْ عَصَانِى فَإِنَّكَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Rabbi innehunne adlelne kesiren minen nas, fe men tebiani fe innehu minni, ve men asani fe inneke gafurun rahim.

"Doğrusu onlar*, insanlardan çoğunu saptırdılar. Kim, bana uyarsa, o bendendir. Ve kim bana uymazsa, onun işi Sana kalmıştır. Kuşkusuz Sen, Çok Bağışlayıcı'sın, Rahmeti Kesintisiz Olan'sın.

Allah için

34

1906|16|7|وَتَحْمِلُ أَثْقَالَكُمْ إِلَىٰ بَلَدٍ لَّمْ تَكُونُوا۟ بَٰلِغِيهِ إِلَّا بِشِقِّ ٱلْأَنفُسِ إِنَّ رَبَّكُمْ لَرَءُوفٌ رَّحِيمٌ

Ve tahmilu eskalekum ila beledin lem tekunu balıgihi illa bi şıkkıl enfus, inne rabbekum le raufun rahim.

Zorlukla ulaşabileceğiniz yerlere yüklerinizi taşırlar. Kuşkusuz, Rabb'iniz Çok Şefkatli'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

35

1917|16|18|وَإِن تَعُدُّوا۟ نِعْمَةَ ٱللَّهِ لَا تُحْصُوهَآ إِنَّ ٱللَّهَ لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve in teuddu ni'metallahi la tuhsuha, innallahe le gafurun rahim.

Eğer Allah'ın nimetlerini sayacak olsanız, onu hesaplayamazsınız. Kuşkusuz, Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

36

1946|16|47|أَوْ يَأْخُذَهُمْ عَلَىٰ تَخَوُّفٍ فَإِنَّ رَبَّكُمْ لَرَءُوفٌ رَّحِيمٌ

Ev ye'huzehum ala tehavvuf, fe inne rabbekum le raufun rahim.

Veya kendilerini, yavaş yavaş yok etmeyeceğimizden. Buna rağmen, doğrusu Rabb'iniz, Çok Şefkatli'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

37

2009|16|110|ثُمَّ إِنَّ رَبَّكَ لِلَّذِينَ هَاجَرُوا۟ مِنۢ بَعْدِ مَا فُتِنُوا۟ ثُمَّ جَٰهَدُوا۟ وَصَبَرُوٓا۟ إِنَّ رَبَّكَ مِنۢ بَعْدِهَا لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Summe inne rabbeke lillezine haceru min ba'di ma futinu summe cahedu ve saberu inne rabbeke min ba'diha le gafurun rahim.

Sonra, Rabb'in, zulme uğrayıp hicret etme zorunda kalan, ardından da cihat edip, sabredenlerin* yanındadır. Rabb'in, onlara karşı Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

38

2014|16|115|إِنَّمَا حَرَّمَ عَلَيْكُمُ ٱلْمَيْتَةَ وَٱلدَّمَ وَلَحْمَ ٱلْخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ لِغَيْرِ ٱللَّهِ بِهِۦ فَمَنِ ٱضْطُرَّ غَيْرَ بَاغٍ وَلَا عَادٍ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İnnema harreme aleykumul meytete veddeme ve lahmel hınziri ve ma uhılle li gayrillahi bih, fe menıdturra gayre bagın ve la adin fe innallahe gafurun rahim.

Allah, size sadece ölmüş hayvan etini, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilenleri* haram kıldı. Ancak kim mecbur kalırsa* haddi aşmadığı ve hakkı çiğnemediği takdirde, bilsin ki doğrusu Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

39

2018|16|119|ثُمَّ إِنَّ رَبَّكَ لِلَّذِينَ عَمِلُوا۟ ٱلسُّوٓءَ بِجَهَٰلَةٍ ثُمَّ تَابُوا۟ مِنۢ بَعْدِ ذَٰلِكَ وَأَصْلَحُوٓا۟ إِنَّ رَبَّكَ مِنۢ بَعْدِهَا لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Summe inne rabbeke lillezine amilus sue bi cehaletin summe tabu min ba'di zalike ve aslahu inne rabbeke min ba'diha le gafurun rahim.

Sonra, Rabb'in, cahillikle* kötülük yapan ve sonra bunun ardından tövbe edip düzelen kimseleri bağışlar. Çünkü Rabb'in Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

40

2658|22|65|أَلَمْ تَرَ أَنَّ ٱللَّهَ سَخَّرَ لَكُم مَّا فِى ٱلْأَرْضِ وَٱلْفُلْكَ تَجْرِى فِى ٱلْبَحْرِ بِأَمْرِهِۦ وَيُمْسِكُ ٱلسَّمَآءَ أَن تَقَعَ عَلَى ٱلْأَرْضِ إِلَّا بِإِذْنِهِۦٓ إِنَّ ٱللَّهَ بِٱلنَّاسِ لَرَءُوفٌ رَّحِيمٌ

E lem tere ennallahe sahhara lekum ma fil ardı vel fulke tecri fil bahri bi emrih, ve yumsikus semae en tekaa alel ardı illa bi iznih, innallahe bin nasi le raufun rahim.

Allah'ın, yeryüzünde olanları emrinize amade kıldığını görmedin mi? Ve gemiler denizde O'nun emri ile akıp gider. Yeryüzüne düşmesin diye göğü iradesiyle* O tutuyor. Kuşkusuz Allah, insanlara Çok Şefkatli'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

41

2794|24|5|إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُوا۟ مِنۢ بَعْدِ ذَٰلِكَ وَأَصْلَحُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İllellezine tabu min ba'di zalike ve aslehu, fe innallahe gafurun rahim.

Fakat bundan sonra tövbe eden ve kendilerini düzelten kimseler hariç. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

42

2809|24|20|وَلَوْلَا فَضْلُ ٱللَّهِ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَتُهُۥ وَأَنَّ ٱللَّهَ رَءُوفٌ رَّحِيمٌ

Ve lev la fadlullahi aleykum ve rahmetuhu ve ennallahe raufun rahim.

Eğer Allah'ın lütuf ve rahmeti üzerinizde olmasaydı! Allah, Çok Şefkatli'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

43

2811|24|22|وَلَا يَأْتَلِ أُو۟لُوا۟ ٱلْفَضْلِ مِنكُمْ وَٱلسَّعَةِ أَن يُؤْتُوٓا۟ أُو۟لِى ٱلْقُرْبَىٰ وَٱلْمَسَٰكِينَ وَٱلْمُهَٰجِرِينَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَلْيَعْفُوا۟ وَلْيَصْفَحُوٓا۟ أَلَا تُحِبُّونَ أَن يَغْفِرَ ٱللَّهُ لَكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve la ye'teli ulul fadlı minkum ves seati en yu'tu ulil kurba vel mesakine vel muhacirine fi sebilillah, vel ya'fu vel yasfehu, e la tuhıbbune en yagfirallahu lekum, vallahu gafurun rahim.

Sizden erdem ve varlık sahibi olanlar, yakınlarına, miskinlere, Allah yolunda hicret edenlere yardım etmede kusur etmesinler. Ve artık bağışlayıp hoş görsünler. Allah'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

44

2822|24|33|وَلْيَسْتَعْفِفِ ٱلَّذِينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتَّىٰ يُغْنِيَهُمُ ٱللَّهُ مِن فَضْلِهِۦ وَٱلَّذِينَ يَبْتَغُونَ ٱلْكِتَٰبَ مِمَّا مَلَكَتْ أَيْمَٰنُكُمْ فَكَاتِبُوهُمْ إِنْ عَلِمْتُمْ فِيهِمْ خَيْرًا وَءَاتُوهُم مِّن مَّالِ ٱللَّهِ ٱلَّذِىٓ ءَاتَىٰكُمْ وَلَا تُكْرِهُوا۟ فَتَيَٰتِكُمْ عَلَى ٱلْبِغَآءِ إِنْ أَرَدْنَ تَحَصُّنًا لِّتَبْتَغُوا۟ عَرَضَ ٱلْحَيَوٰةِ ٱلدُّنْيَا وَمَن يُكْرِههُّنَّ فَإِنَّ ٱللَّهَ مِنۢ بَعْدِ إِكْرَٰهِهِنَّ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Velyesta'fifillezine la yecidune nikahan hatta yugniyehumullahu min fadlih, vellezine yebtegunel kitabe mimma meleket eymanukum fe katibuhum in alimtum fihim hayren, ve atuhum min malillahillezi atakum, ve la tukrihu feteyatikum alel bigai in eradne tehassunen li tebtegu aradal hayatid dunya ve men yukrıhhunne fe innellahe min ba'di ikrahihinne gafurun rahim.

Nikaha* imkan bulamayanlar, Allah lütfedip kendilerine bir imkan verinceye kadar, iffetlerini korusunlar. Sağ ellerinizin sahip olduklarından antlaşma yapmak isteyenlere*, eğer iyi niyetli olduklarını biliyorsanız* onlarla hemen antlaşma yapın. Ve Allah'ın size verdiği mallardan onlara verin. Basit dünya hayatının geçici çıkarı için iffetli kalmak isteyen gençleri fuhşa zorlamayın. Kim onları buna zorlarsa, bilsin ki Allah, onların zorlanmalarından dolayı onlara karşı Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.*

Allah için

45

2851|24|62|إِنَّمَا ٱلْمُؤْمِنُونَ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ بِٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦ وَإِذَا كَانُوا۟ مَعَهُۥ عَلَىٰٓ أَمْرٍ جَامِعٍ لَّمْ يَذْهَبُوا۟ حَتَّىٰ يَسْتَـْٔذِنُوهُ إِنَّ ٱلَّذِينَ يَسْتَـْٔذِنُونَكَ أُو۟لَٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦ فَإِذَا ٱسْتَـْٔذَنُوكَ لِبَعْضِ شَأْنِهِمْ فَأْذَن لِّمَن شِئْتَ مِنْهُمْ وَٱسْتَغْفِرْ لَهُمُ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İnnelmel mu'minunellezine amenu billahi ve resulihi ve iza kanu meahu ala emrin camiın lem yezhebu hatta yeste'zinuh, innellezine yeste'zinuneke ulaikellezine yu'minune billahi ve resulih, fe izeste'zenuke li ba'dı şe'nihim fe'zen li men şi'te minhum vestağfir lehumullah, innallahe gafurun rahim.

Ancak Allah'a ve Rasul'üne içtenlikle iman etmiş mü'minler, toplumu ilgilendiren bir iş için onunla bir araya geldikleri zaman, ondan izin almadıkça gitmezler. Senden izin isteyen kimseler, işte onlar Allah'a ve O'nun Rasul'üne iman edenlerdir. Öyle ise, bazı işleri için senden izin istedikleri zaman onlardan dilediğin kimseye izin ver; onlar için Allah'tan bağışlanma dile. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

46

3168|27|11|إِلَّا مَن ظَلَمَ ثُمَّ بَدَّلَ حُسْنًۢا بَعْدَ سُوٓءٍ فَإِنِّى غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İlla men zaleme summe beddele husnen ba'de suin fe inni gafurun rahim.

"Kim haksızlık yapar, sonra da yaptığı kötülüğü iyiliğe çevirirse, bilsin ki Ben, Çok Bağışlayıcıyım ve Rahmeti Kesintisiz Olan'ım."

Allah için

47

3761|36|58|سَلَٰمٌ قَوْلًا مِّن رَّبٍّ رَّحِيمٍ

Selamun kavlen min rabbin rahim.

Rahmeti kesintisiz Rabb'den söz selamdır.*

Allah için

48

4248|41|32|نُزُلًا مِّنْ غَفُورٍ رَّحِيمٍ

Nuzulen min gafurin rahim.

"Çok Bağışlayıcı ve Rahmeti Kesintisiz olan tarafından bir ikram olarak."

Allah için

49

4615|49|5|وَلَوْ أَنَّهُمْ صَبَرُوا۟ حَتَّىٰ تَخْرُجَ إِلَيْهِمْ لَكَانَ خَيْرًا لَّهُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ve lev ennehum saberu hatta tahruce ileyhim le kane hayren lehum, vallahu gafurun rahim.

Eğer onlar, sen yanlarına çıkıncaya kadar sabredip bekleselerdi, elbette daha iyi olurdu. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

50

4622|49|12|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ ٱجْتَنِبُوا۟ كَثِيرًا مِّنَ ٱلظَّنِّ إِنَّ بَعْضَ ٱلظَّنِّ إِثْمٌ وَلَا تَجَسَّسُوا۟ وَلَا يَغْتَب بَّعْضُكُم بَعْضًا أَيُحِبُّ أَحَدُكُمْ أَن يَأْكُلَ لَحْمَ أَخِيهِ مَيْتًا فَكَرِهْتُمُوهُ وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ تَوَّابٌ رَّحِيمٌ

Ya eyyyuhellezine amenuctenibu kesiran minez zanni, inne ba'daz zanni ismun, ve la tecessesu ve la yagteb ba'dukum ba'da, e yuhıbbu ehadukum en ye'kule lahme ahihi meyten fe kerihtumuh, vettekullah, innallahe tevvabun rahim.

Ey inananlar! Zannın birçoğundan sakının. Kuşkusuz bazı zanlar günahtır. Birbirinizin kusurlarını araştırmayın. Bir kısmınız, bir kısmınızın gıybetini yapmasın. Hiç sizden biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? Elbette ondan tiksinirsiniz. Öyleyse Allah'a karşı takva* sahibi olun. Kuşkusuz Allah, Tövbeleri Kabul Eden'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

51

4624|49|14|قَالَتِ ٱلْأَعْرَابُ ءَامَنَّا قُل لَّمْ تُؤْمِنُوا۟ وَلَٰكِن قُولُوٓا۟ أَسْلَمْنَا وَلَمَّا يَدْخُلِ ٱلْإِيمَٰنُ فِى قُلُوبِكُمْ وَإِن تُطِيعُوا۟ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ لَا يَلِتْكُم مِّنْ أَعْمَٰلِكُمْ شَيْـًٔا إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Kaletil a'rabu amenna, kul lem tu'minu ve lakin kulu eslemna ve lemma yedhulil imanu fi kulubikum, ve in tutiullahe ve resulehu la yelitkum min a'malikum şey'a, innallahe gafurun rahim.

Bedevi Araplar, "İnandık." dediler. De ki: "Siz inanmadınız, fakat teslim* olduk, deyin. Çünkü henüz iman kalbinize girmedi. Eğer Allah'a ve Rasul'üne itaat ederseniz, O, yaptıklarınızdan hiçbir şeyi eksiltmez." Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

52

5082|57|9|هُوَ ٱلَّذِى يُنَزِّلُ عَلَىٰ عَبْدِهِۦٓ ءَايَٰتٍۭ بَيِّنَٰتٍ لِّيُخْرِجَكُم مِّنَ ٱلظُّلُمَٰتِ إِلَى ٱلنُّورِ وَإِنَّ ٱللَّهَ بِكُمْ لَرَءُوفٌ رَّحِيمٌ

Huvellezi yunezzilu ala abdihi ayatin beyyinatin li yuhricekum minez zulumati ilen nur, ve innellahe bikum le raufun rahim.

Sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için kuluna kanıt içeren açıklayıcı ayetleri indiren O'dur. Kuşkusuz Allah, Çok Şefkatli'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

53

5101|57|28|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ ٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَءَامِنُوا۟ بِرَسُولِهِۦ يُؤْتِكُمْ كِفْلَيْنِ مِن رَّحْمَتِهِۦ وَيَجْعَل لَّكُمْ نُورًا تَمْشُونَ بِهِۦ وَيَغْفِرْ لَكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ya eyyuhellezine amenut tekullahe ve aminu bi resulihi yu'tikum kifleyni min rahmetihi ve yec'al lekum nuren temşune bihi ve yagfir lekum, vallahu gafurun rahim.

Ey inananlar! Allah'a karşı takvalı* olun. O'nun Rasul'üne inanın ki, size rahmetinden iki pay versin. Ve size aydınlığında yürüyeceğiniz bir ışık yapsın. Sizi bağışlasın. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

54

5114|58|12|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓا۟ إِذَا نَٰجَيْتُمُ ٱلرَّسُولَ فَقَدِّمُوا۟ بَيْنَ يَدَىْ نَجْوَىٰكُمْ صَدَقَةً ذَٰلِكَ خَيْرٌ لَّكُمْ وَأَطْهَرُ فَإِن لَّمْ تَجِدُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ya eyyuhellezine amenu iza naceytumur resule fe kaddimu beyne yedey necvakum sadakah, zalike hayrun lekum ve athar, fe in lem tecidu fe innellahe gafurun rahim.

Ey inananlar! Rasul'le gizli bir şey konuşacağınız* zaman, gizli bir şey konuşmanızdan önce sadaka verin.* Bu sizin için daha hayırlıdır ve daha temizdir. Ancak bir şey bulamazsanız, bilin ki Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

55

5134|59|10|وَٱلَّذِينَ جَآءُو مِنۢ بَعْدِهِمْ يَقُولُونَ رَبَّنَا ٱغْفِرْ لَنَا وَلِإِخْوَٰنِنَا ٱلَّذِينَ سَبَقُونَا بِٱلْإِيمَٰنِ وَلَا تَجْعَلْ فِى قُلُوبِنَا غِلًّا لِّلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ رَبَّنَآ إِنَّكَ رَءُوفٌ رَّحِيمٌ

Vellezine cau min ba'dihim yekulune rabbenagfir lena ve li ihvaninellezine sebekuna bil imani ve la tec'al fi kulubina gıllen lillezine amenu rabbena inneke raufun rahim.

Onlardan sonra gelenler: "Rabb'imiz! Bizi ve bizden önce iman ile göç etmiş kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde iman edenlere karşı kin bırakma. Rabb'imiz! Kuşkusuz Sen Çok Şefkatli, Rahmeti Kesintisizsin." derler.

Allah için

56

5155|60|7|عَسَى ٱللَّهُ أَن يَجْعَلَ بَيْنَكُمْ وَبَيْنَ ٱلَّذِينَ عَادَيْتُم مِّنْهُم مَّوَدَّةً وَٱللَّهُ قَدِيرٌ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Asallahu en yec'ale beynekum ve beynellezine adeytum minhum meveddeh, vallahu kadir, vallahu gafurun rahim.

Belki Allah, gün gelir sizinle, onlardan düşmanlık beslediğiniz kimseler arasında bir sevgi oluşturur. Allah; Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

57

5160|60|12|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ إِذَا جَآءَكَ ٱلْمُؤْمِنَٰتُ يُبَايِعْنَكَ عَلَىٰٓ أَن لَّا يُشْرِكْنَ بِٱللَّهِ شَيْـًٔا وَلَا يَسْرِقْنَ وَلَا يَزْنِينَ وَلَا يَقْتُلْنَ أَوْلَٰدَهُنَّ وَلَا يَأْتِينَ بِبُهْتَٰنٍ يَفْتَرِينَهُۥ بَيْنَ أَيْدِيهِنَّ وَأَرْجُلِهِنَّ وَلَا يَعْصِينَكَ فِى مَعْرُوفٍ فَبَايِعْهُنَّ وَٱسْتَغْفِرْ لَهُنَّ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ey Nebi! İnanan kadınlar; Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleri ve ayakları arasında bir iftira uydurup* getirmemek, maruf* olan konularda sana asilik yapmamak koşuluyla, sana bey'at* etmek üzere gelirlerse, onların bey'atlarını kabul et ve onlar için Allah'tan bağışlanma dile. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

58

5211|64|14|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓا۟ إِنَّ مِنْ أَزْوَٰجِكُمْ وَأَوْلَٰدِكُمْ عَدُوًّا لَّكُمْ فَٱحْذَرُوهُمْ وَإِن تَعْفُوا۟ وَتَصْفَحُوا۟ وَتَغْفِرُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ya eyhuhellezine amenu inne min ezvacikum ve evladikum aduvven lekum fahzeruhum, ve in ta'fu ve tasfehu ve tagfiru fe innallahe gafurun rahim.

Ey iman edenler: Doğrusu, eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşmanlık edenler olabilir. Onlara karşı dikkatli olun. Eğer affeder, kusurlarını görmezden gelirseniz ve bağışlarsanız, bilin ki kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

59

5228|66|1|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ لِمَ تُحَرِّمُ مَآ أَحَلَّ ٱللَّهُ لَكَ تَبْتَغِى مَرْضَاتَ أَزْوَٰجِكَ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Ya eyyuhen nebiyyu lime tuharrimu ma ehallallahu lek, tebtegi merdate ezvacik, vallahu gafurun rahim.

Ey nebi! Eşlerinin hoşnutluğunu gözeterek, Allah'ın helal kıldığı şeyi niçin kendine haram kılıyorsun?* Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

60

5493|73|20|إِنَّ رَبَّكَ يَعْلَمُ أَنَّكَ تَقُومُ أَدْنَىٰ مِن ثُلُثَىِ ٱلَّيْلِ وَنِصْفَهُۥ وَثُلُثَهُۥ وَطَآئِفَةٌ مِّنَ ٱلَّذِينَ مَعَكَ وَٱللَّهُ يُقَدِّرُ ٱلَّيْلَ وَٱلنَّهَارَ عَلِمَ أَن لَّن تُحْصُوهُ فَتَابَ عَلَيْكُمْ فَٱقْرَءُوا۟ مَا تَيَسَّرَ مِنَ ٱلْقُرْءَانِ عَلِمَ أَن سَيَكُونُ مِنكُم مَّرْضَىٰ وَءَاخَرُونَ يَضْرِبُونَ فِى ٱلْأَرْضِ يَبْتَغُونَ مِن فَضْلِ ٱللَّهِ وَءَاخَرُونَ يُقَٰتِلُونَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ فَٱقْرَءُوا۟ مَا تَيَسَّرَ مِنْهُ وَأَقِيمُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتُوا۟ ٱلزَّكَوٰةَ وَأَقْرِضُوا۟ ٱللَّهَ قَرْضًا حَسَنًا وَمَا تُقَدِّمُوا۟ لِأَنفُسِكُم مِّنْ خَيْرٍ تَجِدُوهُ عِندَ ٱللَّهِ هُوَ خَيْرًا وَأَعْظَمَ أَجْرًا وَٱسْتَغْفِرُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌۢ

İnne rabbeke ya'lemu enneke tekumu edna min suluseyil leyli ve nısfehu ve sulusehu ve taifetun minellezine meak, vallahu yukaddirul leyle ven nehar, alime en len tuhsuhu fe tabe aleykum, fakreu ma teyessere minel kur'an, alime en seyekunu minkum merda ve aharune yadribune fil'ardı yebtegune min fadlillahi ve aharune yukatilune fi sebilillahi fakreu ma teyessere minhu ve ekimus salate ve atuz zekate ve akridullahe kardan hasena, ve ma tukaddimu li enfusikum min hayrin teciduhu indallahi huve hayren ve a'zame ecra, vestagfirullah, innellahe gafurun rahim.

Rabb'in senin ve seninle beraber olan bir grubun, gecenin üçte ikisinden daha azında, yarısında, üçte birinde kalktığınızı biliyor. Geceyi ve gündüzü takdir eden Allah'tır.* Onu asla hesaplayamayacağınızı* bildi de tövbenizi* kabul etti. O halde ilahi mesajı gücünüz yettiğince insanlara ulaştırmaya çalışın.* Ayrıca Allah, kiminizin rahatsız, kiminizin Allah'ın lütfundan rızkını aramak için yeryüzünde çalışmaya, kiminizin de kendisini Allah yolunda feda etmeye* çıktığını bilmektedir. O halde gücünüz yettiğince onu* nakletmeye, duyurmaya çalışın.* Salatı ikame edin*, zekatı verin.* İyi bir ödünçle Allah'a ödünç verin. Kendiniz için hayır olarak ne verirseniz, ödül olarak Allah'ın katında onu daha hayırlısıyla ve daha büyüğüyle bulursunuz. Allah'tan bağışlanma dileyin. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

 

 

(رحيم) Rahim kelimesinin (الرحيم) Er-Rahim formu Kuran’da 34 kez geçer. Tamamı Allah için kullanılmıştır.

 

Geçiş

Sayısı

Kuran Ayet No-Sure No-Ayet No

Kim için kullanılmış

1

1|1|1|بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

Bismillahir rahmanir rahim.

Rahmeti Bol ve Kesintisiz Olan Allah'ın Adıyla

Allah için

2

3|1|3|ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

Er rahmanir rahim.

O'nun Rahmeti Bol ve Kesintisizdir.

Allah için

3

44|2|37|فَتَلَقَّىٰٓ ءَادَمُ مِن رَّبِّهِۦ كَلِمَٰتٍ فَتَابَ عَلَيْهِ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ

Fe telekka ademu min rabbihi kelimatin fe tabe aleyh, innehu huvet tevvabur rahim.

Derken Âdem, Rabb'inden kelimeler* aldı. Böylece, Adem'in tövbesini kabul etti. Kuşkusuz O, Tövbeleri Kabul Eden'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

4

61|2|54|وَإِذْ قَالَ مُوسَىٰ لِقَوْمِهِۦ يَٰقَوْمِ إِنَّكُمْ ظَلَمْتُمْ أَنفُسَكُم بِٱتِّخَاذِكُمُ ٱلْعِجْلَ فَتُوبُوٓا۟ إِلَىٰ بَارِئِكُمْ فَٱقْتُلُوٓا۟ أَنفُسَكُمْ ذَٰلِكُمْ خَيْرٌ لَّكُمْ عِندَ بَارِئِكُمْ فَتَابَ عَلَيْكُمْ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ

Ve iz kale musa li kavmihi ya kavmi innekum zalemtum enfusekum bittihazikumul icle fe tubu ila bariikum faktulu enfusekum zalikum hayrun lekum inde bariikum fe tabe aleykum innehu huvet tevvabur rahim.

Hatırlayın! Musa, kavmine: "Ey kavmim! Siz buzağıyı edinmekle* kuşkusuz kendinize zulmettiniz. Hemen tövbe edin ve böylece nefislerinizi öldürün.* Bu, Barii'nizin* yanında sizin için daha hayırlıdır." demişti. Sonra da O, tövbenizi kabul etmişti. Kuşkusuz O, Tövbeleri Kabul Eden'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

5

135|2|128|رَبَّنَا وَٱجْعَلْنَا مُسْلِمَيْنِ لَكَ وَمِن ذُرِّيَّتِنَآ أُمَّةً مُّسْلِمَةً لَّكَ وَأَرِنَا مَنَاسِكَنَا وَتُبْ عَلَيْنَآ إِنَّكَ أَنتَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ

Rabbena vec'alna muslimeyni leke ve min zurriyyetina ummeten muslimeten leke ve erina menasikena ve tub aleyna, inneke entet tevvabur rahim.

"Ey Rabb'imiz! Bizi, Sana teslim olanlardan kıl. Bizim soyumuzdan da Sana teslim olan bir toplum yarat. Bize, Sana kulluk etme kurallarını göster. Tövbelerimizi kabul et. Kuşkusuz Tövbeleri Kabul Eden, Rahmeti Kesintisiz olan yalnızca Sen'sin.

Allah için

6

167|2|160|إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُوا۟ وَأَصْلَحُوا۟ وَبَيَّنُوا۟ فَأُو۟لَٰٓئِكَ أَتُوبُ عَلَيْهِمْ وَأَنَا ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ

İllellezine tabu ve aslahu ve beyyenu fe ulaike etubu aleyhim, ve enet tevvabur rahim.

Ancak tövbe edip, kendisini düzelten ve gerçeği gizlemeyenlerin tövbelerini kabul ederim. Zira Ben, Tövbeleri Kabul Eden'im, Rahmetim Kesintisiz'dir.

Allah için

7

170|2|163|وَإِلَٰهُكُمْ إِلَٰهٌ وَٰحِدٌ لَّآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ ٱلرَّحْمَٰنُ ٱلرَّحِيمُ

Ve ilahukum ilahun vahid, la ilahe illa huver rahmanur rahim.

Sizin ilahınız bir tek ilahtır. O'ndan başka ilah yoktur. O, Rahmeti Bol ve Kesintisiz Olan'dır.

Allah için

8

1339|9|104|أَلَمْ يَعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ هُوَ يَقْبَلُ ٱلتَّوْبَةَ عَنْ عِبَادِهِۦ وَيَأْخُذُ ٱلصَّدَقَٰتِ وَأَنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ

E lem ya'lemu ennallahe huve yakbelut tevbete an ibadihi ve ye'huzus sadakati ve ennallahe huvet tevvabur rahim.

Bilmediler mi ki kullarından tövbeyi* kabul eden ve sadakaları alan Allah'tır. Kuşkusuz Allah, Tövbeleri Kabul Eden'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

9

1353|9|118|وَعَلَى ٱلثَّلَٰثَةِ ٱلَّذِينَ خُلِّفُوا۟ حَتَّىٰٓ إِذَا ضَاقَتْ عَلَيْهِمُ ٱلْأَرْضُ بِمَا رَحُبَتْ وَضَاقَتْ عَلَيْهِمْ أَنفُسُهُمْ وَظَنُّوٓا۟ أَن لَّا مَلْجَأَ مِنَ ٱللَّهِ إِلَّآ إِلَيْهِ ثُمَّ تَابَ عَلَيْهِمْ لِيَتُوبُوٓا۟ إِنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ

Ve ales selasetillezine hullifu, hatta iza dakat aleyhimul ardu bima rehubet ve dakat aleyhim enfusuhum ve zannu en la melcee minallahi illa ileyh, summe tabe aleyhim li yetubu, innallahe huvet tevvabur rahim.

Ve geri bırakılan üç kişinin tövbesini de kabul etti. Öyle ki, bütün genişliğine rağmen, yeryüzü onlara dar gelmişti. Canları sıkıldıkça sıkılmıştı. Ve Allah'tan başka sığınılacak kimse olmadığını anladılar. Sonra Allah, tövbeye yöneldikleri için*, tövbelerini kabul etti. Kuşkusuz Allah, Tövbeleri Kabul Eden'dir, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

10

1469|10|107|وَإِن يَمْسَسْكَ ٱللَّهُ بِضُرٍّ فَلَا كَاشِفَ لَهُۥٓ إِلَّا هُوَ وَإِن يُرِدْكَ بِخَيْرٍ فَلَا رَآدَّ لِفَضْلِهِۦ يُصِيبُ بِهِۦ مَن يَشَآءُ مِنْ عِبَادِهِۦ وَهُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Ve in yemseskallahu bidurrin fe la kaşife lehu illa hu, ve in yuridke bi hayrin fe la radde li fadlih, yusibu bihi men yeşau min ibadih, ve huvel gafurur rahim.

Eğer Allah, sana bir sıkıntı verirse onu Kendisinden başka giderebilecek yoktur. Eğer senin için bir hayır dilerse, O'nun fazlını* geri çevirebilecek yoktur. O, onu kullarından dilediğine* nasip eder. O, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

11

1692|12|98|قَالَ سَوْفَ أَسْتَغْفِرُ لَكُمْ رَبِّىٓ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Kale sevfe estagfiru lekum rabbi, innehu huvel gafurur rahim.

Sizin için Rabb'imden bağışlanma dileyeceğim. Kuşkusuz O; Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

12

1849|15|49|نَبِّئْ عِبَادِىٓ أَنِّىٓ أَنَا ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Nebbi' ibadi enni enel gafurur rahim.

Kullarıma haber ver: "Ben, Çok Bağışlayıcıyım, Kesintisiz Rahmet Sahibiyim."

Allah için

13

2939|26|9|وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Ve inne rabbeke le huvel azizur rahim.

Rabb'in, Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

14

2998|26|68|وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Ve inne rabbeke le huvel azizur rahim.

Kuşkusuz Rabb'in, Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

15

3034|26|104|وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Ve inne rabbeke le huvel azizur rahim.

Kuşkusuz senin Rabb'in Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

16

3052|26|122|وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Ve inne rabbeke le huvel azizur rahim.

Rabb'in, elbette Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

17

3070|26|140|وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Ve inne rabbeke le huvel azizur rahim.

Rabb'in; Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

18

3089|26|159|وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Ve inne rabbeke le huvel azizur rahim.

Rabb'in, Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

19

3105|26|175|وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Ve inne rabbeke le huvel azizur rahim.

Senin Rabb'in, Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

20

3121|26|191|وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Ve inne rabbeke le huvel azizur rahim.

Rabb'in, Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

21

3147|26|217|وَتَوَكَّلْ عَلَى ٱلْعَزِيزِ ٱلرَّحِيمِ

Ve tevekkel alel azizir rahim.

Mutlak Üstün Olan'a, Rahmeti Kesintisiz Olan'a tevekkül* et.

Allah için

22

3187|27|30|إِنَّهُۥ مِن سُلَيْمَٰنَ وَإِنَّهُۥ بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

İnnehu min suleymane ve innehu bismillahir rahmanir rahim.

"O, Süleyman'ın mektubudur. Rahmeti Bol ve Kesintisiz Allah'ın adıyla başlıyor."

Allah için

23

3266|28|16|قَالَ رَبِّ إِنِّى ظَلَمْتُ نَفْسِى فَٱغْفِرْ لِى فَغَفَرَ لَهُۥٓ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Kale rabbi inni zalemtu nefsi fagfirli fe gafera leh, innehu huvel gafurur rahim.

"Rabb'im! Doğrusu ben kendime haksızlık yaptım. Artık beni bağışla." dedi. Böylece onu bağışladı. Gerçekten O; Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

24

3412|30|5|بِنَصْرِ ٱللَّهِ يَنصُرُ مَن يَشَآءُ وَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Bi nasrillah, yansuru men yeşa', ve huvel azizur rahim.

Dilediği kimseye* yardım eden Allah'ın yardımıyla. O, Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

25

3507|32|6|ذَٰلِكَ عَٰلِمُ ٱلْغَيْبِ وَٱلشَّهَٰدَةِ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

Zalike alimul gaybi veş şehadetil azizur rahim.

İşte O, görünmeyeni ve görüneni bilen Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

26

3606|34|2|يَعْلَمُ مَا يَلِجُ فِى ٱلْأَرْضِ وَمَا يَخْرُجُ مِنْهَا وَمَا يَنزِلُ مِنَ ٱلسَّمَآءِ وَمَا يَعْرُجُ فِيهَا وَهُوَ ٱلرَّحِيمُ ٱلْغَفُورُ

Ya'lemu ma yelicu fil ardı ve ma yahrucu minha ve ma yenzilu mines semai ve ma yarucu fiha, ve huver rahimul gafur.

O, yere gireni ve ondan çıkanı, gökten ineni ve ona yükseleni bilir. O, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

27

3708|36|5|تَنزِيلَ ٱلْعَزِيزِ ٱلرَّحِيمِ

Tenzilel azizir rahim.

Bu Kur'an, Mutlak Üstün ve Rahmeti Kesintisiz olan tarafından,

Allah için

28

4109|39|53|قُلْ يَٰعِبَادِىَ ٱلَّذِينَ أَسْرَفُوا۟ عَلَىٰٓ أَنفُسِهِمْ لَا تَقْنَطُوا۟ مِن رَّحْمَةِ ٱللَّهِ إِنَّ ٱللَّهَ يَغْفِرُ ٱلذُّنُوبَ جَمِيعًا إِنَّهُۥ هُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Kul ya ıbadiyellezine esrefu ala enfusihim la taknetu min rahmetillah, innallahe yagfiruz zunube cemia, innehu huvel gafurur rahim.

De ki: "Ey kendilerine karşı haddi aşmış kullar! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin. Allah, suçların hepsini bağışlar. O, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

29

4218|41|2|تَنزِيلٌ مِّنَ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

Tenzilun miner rahmanir rahim.

Rahmeti bol ve kesintisiz olan tarafından indirilmiştir.

Allah için

30

4275|42|5|تَكَادُ ٱلسَّمَٰوَٰتُ يَتَفَطَّرْنَ مِن فَوْقِهِنَّ وَٱلْمَلَٰٓئِكَةُ يُسَبِّحُونَ بِحَمْدِ رَبِّهِمْ وَيَسْتَغْفِرُونَ لِمَن فِى ٱلْأَرْضِ أَلَآ إِنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Tekadus semavatu yetefattarne min fevkıhinne vel melaiketu yusebbihune bi hamdi rabbihim ve yestagfirune li men fil ard, e la innellahe huvel gafurur rahim.

Gökler neredeyse üstlerinden çatlayacak. Melekler ise Rabb'lerini övgü ile yüceltiyor, yeryüzünde bulunanlar için bağışlanma diliyorlar. İyi bilin ki Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

31

4454|44|42|إِلَّا مَن رَّحِمَ ٱللَّهُ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ

İlla men rahimallah, innehu huvel azizur rahim.

Ancak Allah'ın rahmet ettiği kimseler hariç. Kuşkusuz O, Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

32

4516|46|8|أَمْ يَقُولُونَ ٱفْتَرَىٰهُ قُلْ إِنِ ٱفْتَرَيْتُهُۥ فَلَا تَمْلِكُونَ لِى مِنَ ٱللَّهِ شَيْـًٔا هُوَ أَعْلَمُ بِمَا تُفِيضُونَ فِيهِ كَفَىٰ بِهِۦ شَهِيدًۢا بَيْنِى وَبَيْنَكُمْ وَهُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Em yekulunefterah, kul iniftereytuhu fe la temlikune li minallahi şey'a, huve a'lemu bi ma tufidune fih, kefa bihi şehiden beyni ve beynekum ve huvel gafurur rahim.

Yoksa "Onu uydurdu." mu diyorlar? De ki: "Eğer onu uydurmuş olsaydım, Allah'tan bana gelecek şeye siz engel olamazdınız. O, sizin ona karşı nelere giriştiğinizi çok iyi biliyor. Benimle sizin aranızda tanık olarak O yeter. O, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

33

4761|52|28|إِنَّا كُنَّا مِن قَبْلُ نَدْعُوهُ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلْبَرُّ ٱلرَّحِيمُ

İnna kunna min kablu ned'uh, innehu huvel berrur rahim.

İyi ki daha önce yalnızca O'na yöneldik. Kuşkusuz ki O, İyilik Yapan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

34

5146|59|22|هُوَ ٱللَّهُ ٱلَّذِى لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ عَٰلِمُ ٱلْغَيْبِ وَٱلشَّهَٰدَةِ هُوَ ٱلرَّحْمَٰنُ ٱلرَّحِيمُ

Huvallahullezi la ilahe illa huve, alimul gaybi veş şehadeh, huver rahmanur rahim.

O, kendisinden başka ilah olmayan Allah'tır. Görünmeyeni ve görüneni bilendir. O, Rahmeti Bol ve Kesintisiz olandır.

Allah için

 

 

(رحيم) Rahim kelimesinin (رحيما) Er-Rahim formu Kuran’da 20 kez geçer. Tamamı Allah için kullanılmıştır.

 

Geçiş

Sayısı

Kuran Ayet No-Sure No-Ayet No

Kim için kullanılmış

1

509|4|16|وَٱلَّذَانِ يَأْتِيَٰنِهَا مِنكُمْ فَـَٔاذُوهُمَا فَإِن تَابَا وَأَصْلَحَا فَأَعْرِضُوا۟ عَنْهُمَآ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ تَوَّابًا رَّحِيمًا

Vellezani ye'tiyaniha minkum fe azuhuma, fe in taba ve asleha fe a'rıdu anhuma. İnnallahe kane tevvaben rahima.

Sizden onu* yapan iki er kişiye de eziyet edin*. Eğer tövbe eder, kendilerini düzeltirlerse onları rahat bırakın.* Allah, Tövbeleri Kabul Eden'dir ve Rahmeti Kesintisiz Olan'dır.

Allah için

2

516|4|23|حُرِّمَتْ عَلَيْكُمْ أُمَّهَٰتُكُمْ وَبَنَاتُكُمْ وَأَخَوَٰتُكُمْ وَعَمَّٰتُكُمْ وَخَٰلَٰتُكُمْ وَبَنَاتُ ٱلْأَخِ وَبَنَاتُ ٱلْأُخْتِ وَأُمَّهَٰتُكُمُ ٱلَّٰتِىٓ أَرْضَعْنَكُمْ وَأَخَوَٰتُكُم مِّنَ ٱلرَّضَٰعَةِ وَأُمَّهَٰتُ نِسَآئِكُمْ وَرَبَٰٓئِبُكُمُ ٱلَّٰتِى فِى حُجُورِكُم مِّن نِّسَآئِكُمُ ٱلَّٰتِى دَخَلْتُم بِهِنَّ فَإِن لَّمْ تَكُونُوا۟ دَخَلْتُم بِهِنَّ فَلَا جُنَاحَ عَلَيْكُمْ وَحَلَٰٓئِلُ أَبْنَآئِكُمُ ٱلَّذِينَ مِنْ أَصْلَٰبِكُمْ وَأَن تَجْمَعُوا۟ بَيْنَ ٱلْأُخْتَيْنِ إِلَّا مَا قَدْ سَلَفَ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Hurrimet aleykum ummehatukum ve benatukum ve ehavatukum ve ammatukum ve halatukum ve benatul ahi ve benatul uhti ve ummehatukumullati erda'nekum ve ehavatukum miner radaati ve ummehatu nisaikum ve rabaibukumullati fi hucurikum min nisaikumullati dehaltum bihinn, fe in lem tekunu dehaltum bihinne fe la cunaha aleykum, ve halailu ebnaikumullezine min aslabikum, ve en tecmeu beynel uhteyni illa ma kad selef. İnnallahe kane gafuran rahima.

Analarınız, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeşlerinizin kızları, kız kardeşlerinizin kızları, sizi emziren sütanneleriniz, süt kız kardeşleriniz, hanımlarınızın anneleri, kendileriyle ilişkiye girdiğiniz hanımlarınızın himayeniz altında bulunan kızları*, öz oğullarınızın hanımları ve aynı anda iki kız kardeşi birlikte nikahlamanız size haram kılındı. Evlenip de ilişkide bulunmadığınız hanımlarınızın kızlarını almanızda bir sakınca yoktur. Geçmişte olan geçmişte kalmıştır. Kuşkusuz, Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

3

522|4|29|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ لَا تَأْكُلُوٓا۟ أَمْوَٰلَكُم بَيْنَكُم بِٱلْبَٰطِلِ إِلَّآ أَن تَكُونَ تِجَٰرَةً عَن تَرَاضٍ مِّنكُمْ وَلَا تَقْتُلُوٓا۟ أَنفُسَكُمْ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ بِكُمْ رَحِيمًا

Ya eyyuhallezine amenu la te'kulu emvalekum beynekum bil batılı, illa en tekune ticaraten an teradın minkum, ve la taktulu enfusekum. İnnallahe kane bikum rahima.

Ey iman edenler! Birbirinizin mallarını karşılıklı rızaya dayanan ticaret yoluyla da olsa, haksız şekilde yemeyin. Ve kendinizi/birbirinizi öldürmeyin.* Kuşkusuz, Allah, size karşı çok merhametlidir.

Allah için

4

557|4|64|وَمَآ أَرْسَلْنَا مِن رَّسُولٍ إِلَّا لِيُطَاعَ بِإِذْنِ ٱللَّهِ وَلَوْ أَنَّهُمْ إِذ ظَّلَمُوٓا۟ أَنفُسَهُمْ جَآءُوكَ فَٱسْتَغْفَرُوا۟ ٱللَّهَ وَٱسْتَغْفَرَ لَهُمُ ٱلرَّسُولُ لَوَجَدُوا۟ ٱللَّهَ تَوَّابًا رَّحِيمًا

Ve ma erselna min resulin illa li yutaa bi iznillah. Ve lev ennehum iz zalemu enfusehum cauke festagferullahe vestagfera lehumur resulu le vecedullahe tevvaben rahima.

Biz, hiçbir rasulü Allah'ın izni ile yalnızca kendisine itaat edilmesinden başka bir amaçla göndermedik. Eğer onlar, kendi kendilerine haksızlık yaptıklarında, sana gelip, Allah'tan bağışlanmalarını dileselerdi ve sen de rasul olarak onların bağışlanmasını dileseydin; Allah'ın tövbeleri kabul edici ve çok bağışlayıcı olduğunu göreceklerdi.

Allah için

5

589|4|96|دَرَجَٰتٍ مِّنْهُ وَمَغْفِرَةً وَرَحْمَةً وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Deracatin minhu ve magfiraten ve rahmet. Ve kanallahu gafuran rahima.

Kendinden derecelerle, bağışlama ve rahmetle. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

6

593|4|100|وَمَن يُهَاجِرْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ يَجِدْ فِى ٱلْأَرْضِ مُرَٰغَمًا كَثِيرًا وَسَعَةً وَمَن يَخْرُجْ مِنۢ بَيْتِهِۦ مُهَاجِرًا إِلَى ٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦ ثُمَّ يُدْرِكْهُ ٱلْمَوْتُ فَقَدْ وَقَعَ أَجْرُهُۥ عَلَى ٱللَّهِ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Ve men yuhacir fi sebilillahi yecid fil ardı muragamen kesiran veseah. Ve men yahruc min beytihi muhaciran ilallahi ve resulihi summe yudrikhul mevtu fe kad vakaa ecruhu alallah. Ve kanallahu gafuran rahima.

Kim, Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek pek çok yer ve genişlik bulur. Kim, Allah ve Rasul'ü için hicret edip, yurdundan ayrılır da sonra onu ölüm yakalarsa, onun ecri, kesinlikle Allah'a aittir. Kuşkusuz, Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

7

599|4|106|وَٱسْتَغْفِرِ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Vestagfirillah. İnnallahe kane gafuran rahima.

Allah'tan bağışlanma dile. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

8

603|4|110|وَمَن يَعْمَلْ سُوٓءًا أَوْ يَظْلِمْ نَفْسَهُۥ ثُمَّ يَسْتَغْفِرِ ٱللَّهَ يَجِدِ ٱللَّهَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Ve men ya'mel suen ev yazlim nefsehu summe yestagfirillahe yecidillahe gafuran rahima.

Kim bir kötülük yapar veya kendisine haksızlık eder* de, sonra Allah'tan bağışlanma dilerse; Allah'ı, Çok Bağışlayıcı ve Kesintisiz Rahmet edici bulur.

Allah için

9

622|4|129|وَلَن تَسْتَطِيعُوٓا۟ أَن تَعْدِلُوا۟ بَيْنَ ٱلنِّسَآءِ وَلَوْ حَرَصْتُمْ فَلَا تَمِيلُوا۟ كُلَّ ٱلْمَيْلِ فَتَذَرُوهَا كَٱلْمُعَلَّقَةِ وَإِن تُصْلِحُوا۟ وَتَتَّقُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Ve len testatiu en ta'dilu beynen nisai ve lev harastum fe la temilu kullel meyli fe tezeruha kel muallakah. Ve in tuslihu ve tetteku fe innallahe kane gafuran rahima.

Ne kadar isteseniz de kadınlarınız arasında* tam anlamı ile adaletli olmaya kesinlikle güç yetiremezsiniz. O halde, anlaşmazlığı çözümsüz hale getirip, onları yüzüstü bırakmayın. Eğer, arayı düzelterek, takvalı davranırsanız kuşkusuz ki Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

10

645|4|152|وَٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ بِٱللَّهِ وَرُسُلِهِۦ وَلَمْ يُفَرِّقُوا۟ بَيْنَ أَحَدٍ مِّنْهُمْ أُو۟لَٰٓئِكَ سَوْفَ يُؤْتِيهِمْ أُجُورَهُمْ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Vellezine amenu billahi ve rusulihi ve lem yuferriku beyne ehadin minhum ulaike sevfe yu'tihim ucurahum. Ve kanallahu gafuran rahima.

O kimseler ki Allah'a ve rasullerine iman edip, rasullerin aralarında hiçbir ayırım yapmazlar. İşte onlara, gelecekte ödülleri verilecektir. Kuşkusuz, Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

11

2093|17|66|رَّبُّكُمُ ٱلَّذِى يُزْجِى لَكُمُ ٱلْفُلْكَ فِى ٱلْبَحْرِ لِتَبْتَغُوا۟ مِن فَضْلِهِۦٓ إِنَّهُۥ كَانَ بِكُمْ رَحِيمًا

Rabbukumullezi yuzci lekumul fulke fil bahri li tebtegu min fadlih, innehu kane bi kum rahima.

Rabb'iniz, lütfundan arayasınız* diye sizin için denizde gemileri yürütendir. O'nun size olan rahmeti kesintisizdir.

 

Allah için

12

2859|25|6|قُلْ أَنزَلَهُ ٱلَّذِى يَعْلَمُ ٱلسِّرَّ فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ إِنَّهُۥ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Kul enzelehullezi ya'lemus sırre fis semavati vel ard, innehu kane gafuran rahima.

De ki: "Onu, göklerin ve yerin sırrını bilen indirdi. Kuşkusuz O, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

13

2923|25|70|إِلَّا مَن تَابَ وَءَامَنَ وَعَمِلَ عَمَلًا صَٰلِحًا فَأُو۟لَٰٓئِكَ يُبَدِّلُ ٱللَّهُ سَيِّـَٔاتِهِمْ حَسَنَٰتٍ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

İlla men tabe ve amene ve amile amelen salihan fe ulaike yubeddilullahu seyyiatihim hasenat, ve kanallahu gafuren rahima.

Ancak tövbe eden, iman edip salihatı yapanlar* hariç. Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

14

3536|33|5|ٱدْعُوهُمْ لِءَابَآئِهِمْ هُوَ أَقْسَطُ عِندَ ٱللَّهِ فَإِن لَّمْ تَعْلَمُوٓا۟ ءَابَآءَهُمْ فَإِخْوَٰنُكُمْ فِى ٱلدِّينِ وَمَوَٰلِيكُمْ وَلَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ فِيمَآ أَخْطَأْتُم بِهِۦ وَلَٰكِن مَّا تَعَمَّدَتْ قُلُوبُكُمْ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Ud'uhum li abaihim huve aksatu indallah, fe in lem ta'lemu abaehum fe ıhvanukum fid dini ve mevalikum, ve leyse aleykum cunahun fima ahta'tum bihi ve lakin ma taammedet kulubukum, ve kanallahu gafuren rahima.

Onları* babalarına nispet edin.* Bu Allah'ın yanında daha adilcedir. Eğer babalarını bilmiyorsanız, artık onlar dinde kardeşleriniz ve sorumluluklarını üstlendiğiniz kimselerdir. Bilinçli olarak yaptığınız şeyler dışında, yanlışlıkla yaptıklarınızda sizin için bir günah yoktur. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

15

3555|33|24|لِّيَجْزِىَ ٱللَّهُ ٱلصَّٰدِقِينَ بِصِدْقِهِمْ وَيُعَذِّبَ ٱلْمُنَٰفِقِينَ إِن شَآءَ أَوْ يَتُوبَ عَلَيْهِمْ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Li yecziyallahus sadıkine bi sıdkıhım ve yuazzibel munafıkine in şae ev yetube aleyhim, innallahe kane gafuren rahima.

Allah, doğru kimseleri, doğruluklarından dolayı ödüllendirecek, münafıkları, dilerse cezalandıracak veya tövbelerini kabul edecektir. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

16

3574|33|43|هُوَ ٱلَّذِى يُصَلِّى عَلَيْكُمْ وَمَلَٰٓئِكَتُهُۥ لِيُخْرِجَكُم مِّنَ ٱلظُّلُمَٰتِ إِلَى ٱلنُّورِ وَكَانَ بِٱلْمُؤْمِنِينَ رَحِيمًا

Huvellezi yusalli aleykum ve melaiketuhu li yuhricekum minez zulumati ilen nur, ve kane bil mu'minine rahima.

Allah ve melekleri, sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için size salat* etmektedir. O, inananlara karşı çok merhametlidir.

Allah için

17

3581|33|50|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ إِنَّآ أَحْلَلْنَا لَكَ أَزْوَٰجَكَ ٱلَّٰتِىٓ ءَاتَيْتَ أُجُورَهُنَّ وَمَا مَلَكَتْ يَمِينُكَ مِمَّآ أَفَآءَ ٱللَّهُ عَلَيْكَ وَبَنَاتِ عَمِّكَ وَبَنَاتِ عَمَّٰتِكَ وَبَنَاتِ خَالِكَ وَبَنَاتِ خَٰلَٰتِكَ ٱلَّٰتِى هَاجَرْنَ مَعَكَ وَٱمْرَأَةً مُّؤْمِنَةً إِن وَهَبَتْ نَفْسَهَا لِلنَّبِىِّ إِنْ أَرَادَ ٱلنَّبِىُّ أَن يَسْتَنكِحَهَا خَالِصَةً لَّكَ مِن دُونِ ٱلْمُؤْمِنِينَ قَدْ عَلِمْنَا مَا فَرَضْنَا عَلَيْهِمْ فِىٓ أَزْوَٰجِهِمْ وَمَا مَلَكَتْ أَيْمَٰنُهُمْ لِكَيْلَا يَكُونَ عَلَيْكَ حَرَجٌ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Ya eyyuhen nebiyyu inna ahlelna leke ezvacekelleti ateyte ucurehunne ve ma meleket yeminuke mimma efaallahu aleyke ve benati ammike ve benati ammatike ve benati halike ve benati halatikellati hacerne meak, vemreeten mu'mineten in vehebet nefseha lin nebiyyi in eraden nebiyyu en yestenkihaha halisaten leke min dunil mu'minin, kad alimna ma faradna aleyhim fi ezvacihim ve ma meleket eymanuhum li keyla yekune aleyke harac, ve kanallahu gafuran rahima.

Ey Nebi! Biz, ecirlerini* verdiğin eşlerini ve savaşlarda Allah'ın ganimet olarak sana verdiği sağ elinin sahip olduklarını*, sana helal kıldık. Seninle birlikte hicret eden amcanın kızları, halanın kızları, dayının kızları, teyzenin kızları ve kendisini Nebiye hibe* edip de nebinin de nikahlamayı uygun gördüğü mü'min kadınları -ki bu yalnızca sana özgüdür- sana helal kıldık. Onlara* zevceleri ve ellerinin sahip oldukları* konusunda neyi farz kıldığımızı biliriz. Bu durum senin için bir güçlük olmasın diyedir. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

18

3590|33|59|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ قُل لِّأَزْوَٰجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَآءِ ٱلْمُؤْمِنِينَ يُدْنِينَ عَلَيْهِنَّ مِن جَلَٰبِيبِهِنَّ ذَٰلِكَ أَدْنَىٰٓ أَن يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Ya eyyuhen nebiyyu kul li ezvacike ve benatike ve nisail mu'minine yudnine aleyhinne min celabibihinn, zalike edna en yu'refne fe la yu'zeyn ve kanallahu gafuren rahima.

Ey Nebi! Eşlerine, kızlarına ve inananların kadınlarına söyle, üzerlerine* cilbablarını (celabib)* örtünsünler. Bu, onların bilinmeleri* ve eziyet edilmemeleri* için daha uygundur. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

19

3604|33|73|لِّيُعَذِّبَ ٱللَّهُ ٱلْمُنَٰفِقِينَ وَٱلْمُنَٰفِقَٰتِ وَٱلْمُشْرِكِينَ وَٱلْمُشْرِكَٰتِ وَيَتُوبَ ٱللَّهُ عَلَى ٱلْمُؤْمِنِينَ وَٱلْمُؤْمِنَٰتِ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًۢا

Li yuazziballahul munafikine vel munafikati vel muşrikine vel muşrikati ve yetuballahu alel mu'minine vel mu'minat, ve kanallahu gafuren rahima.

Bu, Allah'ın münafık erkekleri ve kadınları, müşrik erkekleri ve kadınları cezalandırması ve mü'min erkeklerin ve kadınların tövbelerini kabul etmesi içindir.* Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

20

4595|48|14|وَلِلَّهِ مُلْكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ يَغْفِرُ لِمَن يَشَآءُ وَيُعَذِّبُ مَن يَشَآءُ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Ve lillahi mulkus semavati vel ard, yagfiru li men yeşau ve yuazzibu men yeşau, ve kanallahu gafuren rahima.

Göklerin ve yerin egemenliği Allah'a aittir. O, dilediğini bağışlar, dilediğine azap eder.* Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

Allah için

 

En doğrusunu Allah bilir.