Meryem’in başka bir erkek eli değmeden gebe kalması (‘autofertilisation’) ve İsa peygamberi doğurması ile ilgili farklı görüşler olmakla birlikte, Yüce Allah Kuran’da bize bu olayın nasıl olduğu konusunda işaretler vermiştir.
Şimdi Allah’ın izni ile bunları inceleyelim.
1. delil: Meryem’in Yüce Allah tarafından bir bitki gibi yetiştirilmesi.
Yüce Allah 3:37 ayetinde şu şekilde buyurmaktadır;
Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet Arapça okunuş Meal |
330|3|37|فَتَقَبَّلَهَا رَبُّهَا بِقَبُولٍ حَسَنٍ وَأَنۢبَتَهَا نَبَاتًا حَسَنًا وَكَفَّلَهَا زَكَرِيَّا كُلَّمَا دَخَلَ عَلَيْهَا زَكَرِيَّا ٱلْمِحْرَابَ وَجَدَ عِندَهَا رِزْقًا قَالَ يَٰمَرْيَمُ أَنَّىٰ لَكِ هَٰذَا قَالَتْ هُوَ مِنْ عِندِ ٱللَّهِ إِنَّ ٱللَّهَ يَرْزُقُ مَن يَشَآءُ بِغَيْرِ حِسَابٍ Fe tekabbelehâ rabbuhâ bi kabûlin hasenin ve enbetehâ nebâten hasenen, ve keffelehâ zekeriyyâ kullemâ dehale aleyhâ zekeriyyal mihrâbe, vecede indehâ rızkâ, kâle yâ meryemu ennâ leki hâzâ kâlet huve min indillâh(indillâhi), innallâhe yerzuku men yeşâu bi gayri hısâb.Bunun üzerine Rabbi onu güzel bir kabulle kabul etti ve onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi. Zekeriya'yı ondan sorumlu kıldı. Zekeriya her ne zaman mihraba girdiyse, yanında bir yiyecek buldu: "Meryem, bu sana nereden geldi?" deyince, "Bu, Allah katındandır. Şüphesiz Allah, dilediğine hesapsız rızık verendir" dedi. |
(نَبَاتًا) nebaten kelimesi kökü (نبت) bitki (plant) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 1100 (of 1303)
(أَنۢبَتَهَا) enbeteha kelimesi kökü (نبت) bitki yetiştirmek (to grow plants) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 1100 (of 1303)
3:37 ayetinin detaylandırılması;
# |
Kelime |
Anlam |
Kök |
1 |
fetekabbeleha: |
kabul buyurdu onu |
قبل |
2 |
rabbuha: |
Rabbi |
ربب |
3 |
bikabulin: |
kabulle (şekilde) |
قبل |
4 |
hasenin: |
güzel bir |
حسن |
5 |
ve enbeteha: |
ve onu yetiştirdi |
نبت |
6 |
nebaten: |
bir bitki (gibi) |
نبت |
7 |
hasenen: |
güzel |
حسن |
8 |
ve keffeleha: |
ve onun bakımını üstlendi |
كفل |
9 |
zekeriyya: |
Zekeriyya da |
|
10 |
kullema: |
her |
كلل |
11 |
dehale: |
girdiğinde |
دخل |
12 |
aleyha: |
onun yanına |
|
13 |
zekeriyya: |
Zekeriyya |
|
14 |
l-mihrabe: |
mihraba |
حرب |
15 |
vecede: |
bulurdu |
وجد |
16 |
indeha: |
yanında |
عند |
17 |
rizkan: |
bir rızık |
رزق |
18 |
kale: |
derdi |
قول |
19 |
ya meryemu: |
Meryem |
|
20 |
enna: |
nereden? |
اني |
21 |
leki: |
sana |
|
22 |
haza: |
bu |
|
23 |
kalet: |
(O da) derdi |
قول |
24 |
huve: |
Bu |
|
25 |
min: |
||
26 |
indi: |
katından |
عند |
27 |
llahi: |
Allah |
|
28 |
inne: |
şüphesiz |
|
29 |
llahe: |
Allah |
|
30 |
yerzuku: |
rızık verir |
رزق |
31 |
men: |
kimseye |
|
32 |
yeşa'u: |
dilediği |
شيا |
33 |
bigayri: |
olmaksızın |
غير |
34 |
hisabin: |
hesap |
حسب |
2. delil: 21:91 ve 66:12 ayetlerinde Meryem’i işaret eden zamirlerin çok ince şekilde seçilmesi.
Yüce Allah 21:91 ayetinde şu şekilde buyurmaktadır;
Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet Arapça okunuş Meal |
2572|21|91|وَٱلَّتِىٓ أَحْصَنَتْ فَرْجَهَا فَنَفَخْنَا فِيهَا مِن رُّوحِنَا وَجَعَلْنَٰهَا وَٱبْنَهَآ ءَايَةً لِّلْعَٰلَمِينَ Velletî ahsanet fercehâ fe nefahnâ fîhâ min rûhinâ ve cealnâhâ vebnehâ âyeten lil âlemîn.Irzını koruyan (Meryem); biz ona kendi ruhumuzdan üfledik, onu ve çocuğunu insanlığa bir ayet kıldık. |
21:91 ayetin detaylandırılması;
# |
Kelime |
Anlam |
Kök |
1 |
velleti: |
olanı (Meryem’i) |
|
2 |
ehsanet: |
korumuş |
حصن |
3 |
ferceha: |
ırzını |
فرج |
4 |
fenefehna: |
ve üflemiştik |
نفخ |
5 |
fiha: |
ona (dişil kişi, Meryem) |
|
6 |
min: |
-dan |
|
7 |
ruhina: |
ruhumuz- |
روح |
8 |
ve cealnaha: |
ve onu yapmıştık |
جعل |
9 |
vebneha: |
ve oğlunu |
بني |
10 |
ayeten: |
bir gösterge |
ايي |
11 |
lil'aalemine: |
alemlere |
علم |
Arapça dilinde İngilizcedekine benzer bir sistem vardır. İngilizcede erkekler için ‘he’ ya da ‘him’, kadınlar için ‘she’ ya da ‘her’ kullanılması gibi Arapçada da dişi ve erkek ayrılır. Bu ayette fiha (ona, ‘her’) zamiri dişil olan birisini işaret eder. Bu da Meryem’dir.
Yüce Allah Meryem’e ruhundan (Kuantum bilgilerinin saklandığı ve evrenimizi bir üst boyuttan saran 2 boyutlu zar) üflediğini (az bir bilgi ile bilgilendirdiğini) buyurmaktadır.
Ruh ile ilgili detaylı bilgi için lütfen makaleyi okuyunuz.
Bu ayette özel bir durum yok. Beklenen bir durum var. Ama aşağıdaki ayette çok önemli bir işaret var.
Yüce Allah 66:12 ayetinde şu şekilde buyurmaktadır;
Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet Arapça okunuş Meal |
5239|66|12|وَمَرْيَمَ ٱبْنَتَ عِمْرَٰنَ ٱلَّتِىٓ أَحْصَنَتْ فَرْجَهَا فَنَفَخْنَا فِيهِ مِن رُّوحِنَا وَصَدَّقَتْ بِكَلِمَٰتِ رَبِّهَا وَكُتُبِهِۦ وَكَانَتْ مِنَ ٱلْقَٰنِتِينَ Ve meryemebnete ımrânelletî ahsanet fercehâ fe nefahnâ fîhi min rûhınâ ve saddekat bi kelimâti rabbihâ ve kutubihî ve kânet minel kânitîn.İmran'ın kızı Meryem'i de. Ki o kendi ırzını korumuştu. Böylece Biz ona ruhumuzdan üfledik. O da Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını tasdik etti. O, (Rabbine) gönülden bağlı olanlardandı. |
66:12 ayetinini detaylandırılması;
# |
Kelime |
Anlam |
Kök |
1 |
ve meryeme: |
ve Meryem'i |
|
2 |
bnete: |
kızı |
بني |
3 |
imrane: |
İmran'ın |
|
4 |
lleti: |
O |
|
5 |
ehsanet: |
korumuştu |
حصن |
6 |
ferceha: |
ırzını |
فرج |
7 |
fenefehna: |
biz de üflemiştik |
نفخ |
8 |
fihi: |
ona (eril, Meryem) |
|
9 |
min: |
-dan |
|
10 |
ruhina: |
ruhumuz- |
روح |
11 |
ve saddekat: |
ve doğrulamıştı |
صدق |
12 |
bikelimati: |
kelimelerini |
كلم |
13 |
rabbiha: |
Rabbinin |
ربب |
14 |
ve kutubihi: |
ve Kitaplarını |
كتب |
15 |
ve kanet: |
ve olmuştu |
كون |
16 |
mine: |
-den |
|
17 |
l-kanitine: |
gönülden ita'at edenler- |
قنت |
66:12 ayetinde Yüce Allah yine Meryem’e ruhundan üflediğini bildirmektedir. Fakat 21:91 ayetindeki aynı kalıbı kullanmasına rağmen bu sefer erkek kişiyi işaret eden fihi (ona, ‘him’) zamiri kullanmıştır.
Özetle;
21:91 ayetinde: ‘ruhumuzdan ona (Meryem’e, dişil, ‘her’) üfledik.' 'nefahnâ fîhâ min rûhinâ'
66:12 ayetinde: ‘ruhumuzdan ona (Meryem’e, eril, ‘him’) üfledik.' 'nefahnâ fîhi min rûhınâ'
Ne muhteşem işaret. Cümle kalıbı aynı. Sadece zamirler farklı. Meryem'i işaret eden zamir hem dişil, hem de eril gelmiş.
Bu 2 delil birlikte düşünüldüğünde;
3:37 ayetinde açık bir ifade ile Meryem’in bir bitki gibi yetiştirildiği belirtilmiştir. Yüce Allah acaba neyi işaret etmiş olabilir? Meryem’in kendiliğinden gebe kalması ile bitkiye benzetilmesi arasında bir bağlantı olabilir mi?
Bunu anlamak için bitkilerin üreme sistemlerini incelemek gereklidir.
Bitkilerin çoğunluğu gerçek hermafrodit (‘true hermaphroditism’) üreme sistemine sahiptir. Yani bir bitkide hem erkek üreme hücreleri, hem de kadın üreme hücreleri birlikte bulunur.
Meryem de bir bitkiye benzetildiğine göre Meryem’in bir bitkideki üreme sistemine benzer gerçek hermafrodit (‘true hermaphroditism’) üreme sistemine sahip olduğunu düşünülebilir. Meryem gerçek hermafrodit (‘true hermaphroditism’) ise kasık bölgesinde (pelvis) hem dişi üreme sistemini (yumurtalık, rahim-uterus, fallop tüpler), hem de erkek üreme hücrelerini (testis) taşıyor olmalıdır. Yumurtalık ve testis ayrı organlar olabildiği gibi bitişik-birleşik de olabilir (ovatestis).
Ayette geçen 'güzel' 'hasenen' kelimesinin farklı bir işareti olabilir mi?
Ayet dikkatli okunduğunda Meryem'in sadece bir bitkiye benzetilmediği, güzel bir bitkiye benzetildiği görülür. Güzel bir bitki güzel çiçekleri olan bir bitki gibi düşünülebilir. Çiçekli bitkilerin çoğunun hem eril, hem dişil üreme sistemini aynı çiçekte bulundurduğunu biliyoruz.
Aşağıda güzel bir bitkinin çiçeğindeki eril ve dişil organları görülmektedir.
Yüce Allah’ın 21:91’de dişil zamiri, 66:12’de erkek zamiri kullanması bunu işaret ediyor olabilir. Meryem’de hem dişil üreme hücresi, hem de eril üreme hücresi mevcuttur. Dişil üreme sisteminin de tam olarak geliştiği ortadadır çünkü doğum yapmıştır.
İnsanlarda gerçek hermafrodit (‘true hermaphroditism’) görülür mü?
Bitkilerdeki gibi memelilerde ve insanlarda da gerçek hermafrodit (‘true hermaphroditism’) üreme sistemi görülür. İnsanlarda çok nadir olan bu durum Dünya literatüründe yayınlanmıştır. 1975 yılından 2009 yılına kadar literatür bakıldığında 14 hermafrodit (‘true hermaphroditism’) insan olgusunun 10 tanesinin 46 XX (dişi kromozomu)’a sahip oldukları, 4 tanesinde 46 XX/46XY (Mozaik) kromozom yapısına sahip oldukları görülür. Bu olguların 8 tanesinde ovatestis (yumurtalık ve testi birleşik) mevcuttur. Histolojik incelemede yumurtalık dokusunun iyi gelişmesine rağmen testis dokusunun tam olarak gelişmediği görülür. Fakat bazı olgularda spermatogenez (sperm üretimi) görülmüştür (Aaronson IA. True hermaphroditism. A review of 41 cases with observations on testicular histology and function. Br J Urol 1985;57:775–9.)
Aşağıdaki tablolar Dr. Zeki Bayraktar'ın 'Potential autofertility in true hermaphrodites' makalesinden alınmıştır. Kendisi bir üroloji hocası olan Dr. Zeki Bayraktar'ın tüm makalesini internetten okuyabilirsiniz.
Tablo 1'de gerçek hermafrodit (‘true hermaphroditism’) TH olan olguların durumları ve doğum sonuçları verilmiştir. Önemli not: (Kendi kendilerine gebe kalmış değillerdir. Kocaları ile ilişki sonrası gebe kalmışlardır.)
Tablo 2: Bu tabloda yumurtalık ve testisleri tek bir organ gibi bitişik olanların sonuçları verilmiştir.
Bu 14 gerçek hermafrodit olgusu doğum yapmıştır. (Kendi kendilerine gebe kalmış değillerdir. Kocaları ile ilişki sonrası gebe kalmışlardır.)
Meryem cinsel açıdan nasıl görünüyordu?
Meryem gerçek bir hermafroditti, yani çift cinsiyetliydi. Çift cinsiyet konunun hakimi olmayan insanlar tarafından yanlış anlaşılmaktadır. Sanki Meryem'in hem penisi hem de vajinasını varmış ve bu ikisi yolu ile gebe kalmış olduğu düşünülebilmektedir ki kesinlikle yanlıştır.
Aşağıdaki resim gerçek çift cinsiyetlilerin durumlarının resimsel olarak gösterilmesidir. Güzel bir çiçekli bitki gibi olan Meryem'in 7. veya 8. yapıda olması en muhtemeldir. Buna göre bu kişilerin dış cinsiyet organları kadına benzer. Bir vajinaları vardır. Rahimleri vardır. Rahmin hemen yanında hem testis hem de yumurtalık vardır. Tıpkı çiçeklerdeki gibi. Testisten çıkan spermler yumurtalıkta üretilen yumurtayı Meryem'in karnında döllemiş olmalı. Döllenen embriyo da rahme yapışmış olmalı. Hamilelik sonrası Meryem normal bir kadın gibi doğurmuş olmalı.
Doğduğunda Meryem'in dış cinsiyet organlarının bir kız gibi olduğu anlaşılıyor.
Yüce Allah aşağıdaki 3:36 âyetinde şu şekilde buyurmaktadır;
Kuran Ayet No|Sure No|Ayet No|Ayet Arapça okunuş Meal |
329|3|36|فَلَمَّا وَضَعَتْهَا قَالَتْ رَبِّ إِنِّى وَضَعْتُهَآ أُنثَىٰ وَٱللَّهُ أَعْلَمُ بِمَا وَضَعَتْ وَلَيْسَ ٱلذَّكَرُ كَٱلْأُنثَىٰ وَإِنِّى سَمَّيْتُهَا مَرْيَمَ وَإِنِّىٓ أُعِيذُهَا بِكَ وَذُرِّيَّتَهَا مِنَ ٱلشَّيْطَٰنِ ٱلرَّجِيمِ Fe lemmâ vadaathâ kâlet rabbi innî vada'tuhâ unsâ ve allâhu a'lemu bi mâ vadaat ve leyse ez zekeru ke el unsâ ve innî semmeytuhâ meryeme ve innî uîzuhâbike ve zurriyyetehâ min eş şeytâni er racîmi. Sonra onu doğurduğu vakit dedi: “Rabbim! Doğrusu ben doğurdum onu bir kız”; -ve Allah bilendir neyi doğurdu o- “ve değildir erkek kız gibi; ve doğrusu ben adlandırdım onu Meryem; ve doğrusu ben sığındırırım onu sana ve onun soyunu kovulmuş şeytandan. |
Demek ki Meryem dış cinsiyet organı kız gibi doğmuş. Ancak ayette büyük bir mucize ortaya çıkıyor. İmran'ın karısı yani Meryem'in annesi kız doğurdum diyor. Ancak Yüce Allah -ve Allah bilendir neyi doğurdu o- buyurarak aslında Meryem'in tam olarak kız olmadığını, çift cinsiyetli olduğunu, durumun Meryem'in annesinin düşündüğü gibi olmadığını işaret ediyor. Meryem'in gerçek cinsiyetini kendisinin bildiğini işaret ediyor.
Peki, gerçek hermafrodit (‘true hermaphroditism’) üreme sistemine sahip bir insan kendiliğinden gebe kalabilir ve doğurabilir mi?
Literatürde insan ırkında gerçek hermafrodit olup gebe kalan şu ana kadar raporlanmış bir olgu yoktur. Ama raporlanmamış olması asla olamaz anlamına gelmez. İnsan gibi memeli hayvanlarda gerçek hermafrodit olup gebe kalan ve doğuran hayvanlar raporlanmıştır. Gerçek hermafrodit olan bir tavşan izole olarak tutulmuş, kendiliğinden gebe kalmış ve birçok doğum yapmıştır (Frankenhuis MT, Smith-Buijs CM, de Boer LE, Kloosterboer JW. A case of combined hermaphroditism and autofertilisation in a domestic rabbit. Vet Rec 1990;126:598–9.)
Meryem’in gerçek hermafrodit (‘true hermaphroditism’) olması ve kendi kendine döllenmesi ('autofertilisation') ihtimali sıfır değildir. Çok ama çok nadir olduğu ortadadır. Ama Yüce Allah 21:91 ayetinde ‘onu (Meryem’i) ve çocuğunu (İsa’yı) insanlığa bir ayet kıldık.’ buyurmaktadır. Meryem’in kendiliğinden gebe kalması o kadar nadir bir olaydır ki tüm insanlık için bir göstergedir.